Çocuklar için yurt dışı eğitimi: Nelere dikkat edilmeli, kaç yaş uygundur?

Çocukların yurt dışında eğitim almasıyla ilgili edinilmesi gereken en temel bilgi, hangi yaş grubunun hangi şartlar dahilinde yurt dışına çıkabileceğidir. Bu konuyu yalnızca eğitim değil seyahat bazında da inceleyebiliriz. Öyleyse gelin bu konuya dair uzman görüşlerine bir göz gezdirelim.

7-13 yaş grubu: 7 ila 10 yaş arasındaki çocuklar için ebeveynler olmadan yurt dışına çıkmak uzmanlar tarafından tavsiye edilmiyor. Bu yaş grubundaki çocuklar için aileyle olan duygusal bağın kopması oldukça travmatik sonuçlara yol açabileceğinden onlara yurt dışı seyahatlerinde eşlik etmeniz öneriliyor. Eğitim fırsatları söz konusu olduğunda ise güvendiğiniz eğitmenler aracılığıyla gerçekleştirilen kısa süreli programları tercih edebilirsiniz.

13-18 yaş grubu: Ergenlik çağındaki çocuklar için ise uzun süreli yurt dışı eğitimi fırsatlarını göz önünde bulundururken daha rahat olabilirsiniz. Ancak 18 yaş sınırının altındaki çocuklar için yetişkin denetimi olmadan yurt dışı eğitimi yine uzmanlar tarafından kesinlikle tavsiye edilmiyor. Bunun için de çeşitli yurt dışı yaz okulları, dil eğitimi programları ve yatılı liseler mevcut.

18 yaş ve üstü: 18 yaş sınırını geçen bireylerin ise yetişkin denetimi olmadan yurt dışında eğitim almasında bir sakınca yok. Ancak yine de ailesiyle beraber yaşamaya alışan gençler için kimi zaman konfor alanını terk etmek zorlayıcı olabiliyor. Buna bağlı olarak ebeveynlerin inisiyatif alması ve gençlere rehberlik etmesi de oldukça önemli.

Çocuğunuzun yurt dışında eğitim almaya hazır olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Ancak tahmin edebileceğiniz gibi farklı bir ülkede eğitim almaya gitmenin yarattığı bazı zorluklar var. Bunların yanı sıra belirli bir süre yurt dışında yaşayacak olan kimselerin hazırlıklı olması gereken birtakım unsurlar da bulunuyor. Peki, bunlar nelerdir? Birkaç örnek dahilinde inceleyelim.

• Masraflar

Bulunduğunuz ülkeye veya tercih ettiğiniz okula göre bu durum büyük bir değişkenlik gösterse de yurt dışında eğitim almak birtakım masrafları da beraberinde getirir. 

Konaklama, yeme içme ve uçak biletleri ise bu masraflara verebileceğimiz örneklerden yalnızca birkaçı. Devlet okullarını seçmek veya burs başvurularında bulunmak ise bütçenize daha uygun bir eğitim programı oluşturmanın yollarından biri.

• Beslenme

Yurt dışında eğitim alırken öğrenciler yeni yemek kültürleri ve beslenme alışkanlıklarıyla karşılaşır. Bu deneyim, dünya mutfaklarını keşfetmek açısından heyecan verici olsa da bazı zorluklara da yol açabilir. 

Örneğin, alıştıkları yiyecekleri bulmakta zorlanabilir, bazı ülkelerin yemeklerinde bolca kullanılan malzemelere (baharatlar, deniz ürünleri vb.) alışmaları gerekebilir veya özel diyet gereksinimlerini karşılamakta sıkıntı yaşayabilirler. 

Ayrıca, farklı yemek saatleri ve öğün alışkanlıkları da başlangıçta uyum sağlamayı zorlaştırabilir. Bu tür zorlukların üstesinden gelmek için, öğrencilerin yerel marketleri ve restoranları keşfetmeleri, yemek yapmayı öğrenmeleri veya yemek kültürü konusunda açık fikirli olmaları önerilir.

• Kültürel farklılıklar

Yurt dışında eğitim alırken, öğrenciler sadece akademik bir deneyim yaşamaz; aynı zamanda farklı kültürel normlarla da karşılaşırlar. Bu, başlangıçta uyum sağlamayı zorlaştırabilir. 

Örneğin, iletişim biçimleri, beden dili, selamlaşma adetleri ve toplumsal etkileşim kuralları ülkeden ülkeye büyük farklılık gösterebilir. Ayrıca, bazı kültürlerde öğrenciler, daha resmi ya da daha samimi ilişkilerle karşılaşabilir ve bu yeni duruma alışmak zaman alabilir. 

Bu tür kültürel farklılıklarla başa çıkmak için, öğrencilere açık fikirli olmaları, yerel gelenek ve göreneklere saygı göstermeleri, aynı zamanda kültürel farklılıkları anlamak için sorular sormaktan çekinmemeleri gerekir. 

Bu yaklaşım öğrencilerin yurt dışındaki eğitim deneyimlerini zenginleştirir ve yeni bir kültürün sunduğu fırsatları daha iyi değerlendirmelerini sağlar.

• Dil bariyeri

Dil bariyeri de yurt dışına yerleşen öğrenciler için başlıca zorluklardan biridir. Yeni bir dille karşılaşmak, derslere katılmayı, yerel halkla iletişim kurmayı ve günlük işleri halletmeyi zorlaştırabilir. Dil sorununu çözmek ise kişinin önceden bildiği dilin düzeyi ve o ülkedeki ana dilin karmaşıklığına bağlı olarak değişir.

Dil bariyerini aşmak için öğrenciler çeşitli stratejiler kullanabilir. Öncelikle, temel kelime ve ifadeleri öğrenmeyi deneyebilirler. Bu, markette alışveriş yapmayı, toplu taşıma kullanmayı veya basit bir sohbete katılmayı kolaylaştırır. 

Yurt dışındaki dil kurslarına katılmak veya dil değişim programlarına katılmak da bu süreçte yararlı olabilir. Ayrıca, öğrencilerin dil becerilerini geliştirmek için yerel halkla etkileşim kurmaları teşvik edilir. Dil bariyeri zamanla azalacaktır, ancak başlangıçta bu engeli aşmak için sabır ve pratik önemlidir.

• Sosyalleşme

Yeni bir ülkede ve kültürde arkadaş edinmek ve sosyal çevre oluşturmak da öğrenciler için zorlayıcı bir süreç olabilir. Farklı dil, kültürel alışkanlıklar ve sosyal normlar, öğrencilerin başta kendilerini dışlanmış veya yalnız hissetmelerine neden olur.

Okullar ve üniversiteler genellikle öğrenci kulüpleri, spor takımları ve etkinlikler düzenler. Bu etkinliklere katılmak, benzer ilgi alanlarına sahip kişilerle tanışmak için iyi bir fırsattır. Ayrıca, öğrencilerin sınıf arkadaşlarıyla etkileşim kurmaya çalışmaları, ders çalışırken veya projelerde birlikte çalışmaları da öğrencilere verebileceğimiz tavsiyeler arasında.

• Konfor alanından uzaklaşmak

Çocukların aile ortamından ve arkadaşlarından uzaklaşması, yeni bir ülkede yaşamaya başlaması ve yeni bir yaşam alanına adım atması konfor alanından uzaklaşmak anlamına gelir.

Konfor alanından uzaklaşmak ise çocuklar için alıştıkları çevrenin dışına çıkıp yeni durumlarla karşılaşmak demektir. Buna bağlı olarak konfor alanından uzaklaşmanın kişisel gelişimi ve bağımsızlığı teşvik ettiğini düşünürsek bu durumu çocuklar için bir motivasyon kaynağı haline getirebilirsiniz.

Bu noktada çocukların yaşayacağı zorluklarla başa çıkmalarına destek olmak için ebeveynlerin sürekli olarak çocuklarıyla iletişim halinde olmaları gerekir. Bununla birlikte, çocukların yurt dışında psikolojik danışmanlara erişebileceğinden de emin olmalısınız.

Yurt dışında eğitim imkanına erişmek elbette kolay bir şey değil. Çocuklarınızın buna hazır olmaması ya da yeterli bütçeye sahip olmamanız ise bunun en temel sebeplerinden olabilir. Peki yurt dışı eğitimine alternatif olarak karşımıza neler çıkıyor bir göz atalım!

• Yerel dil okulları

Yurt dışındaki dil okullarında eğitim almak yerine bulunduğunuz şehirde mevcut olan uygulamalı dil okullarına göz atabilirsiniz. Yabancı dil öğrenmek için en çok tavsiye edilen yöntem yurt dışında yaşamak olsa da bu deneyimin benzerini sunan birçok dil okulu da ülkemizde bulunuyor.

• Online eğitim almak

Gelişen teknolojinin birçok imkanı da beraberinde getirdiğinden daha önce bahsettik. Bu imkanlar arasında en çok dikkat çekeni ise elbette online eğitim seçeneği. İnternet üzerinden birçok interaktif eğitim hizmetinden yararlanabileceğiniz gibi sosyal medya aracılığıyla eğitici içeriklere de göz atabilirsiniz. 

• Seyahate gitmek

Yurt dışında yeni bir kültürü keşfetmek ve yabancı dil pratiği yapmak için seyahat etmeyi de tercih edebilirsiniz. Uzun süreli eğitim programları kadar verimli olmasa da ebeveyn eşliğinde seyahat etmek çocuklara bu anlamda oldukça faydalı bir deneyim sunar.

• Değişim programları 

Yurt içindeki bir üniversiteye kayıtlı öğrenciler için değişim programları, belirli bir süre yurt dışında eğitim alma şansı sunar. Erasmus, Fulbright ve E-Twinning gibi programlar, öğrencilere yurt dışındaki öğrencilerle etkileşim imkanı tanırken eğitimlerini kendi ülkelerinde devam ettirmelerine de olanak tanır.

Novakid’de paylaştığımız bloglara ek olarak aynı zamanda çocuklarınız için interaktif ve eğlenceli İngilizce dersleri veriyoruz. Çocuklar için online İngilizce derslerimizde uzman eğitmenlerimizle, alışılmışın dışında ve eğlence dolu bir İngilizce öğrenme deneyimi sunuyoruz. Siz de ücretsiz deneme dersinizi şimdi alın!