If clause type 3 detaylı konu anlatımı ve test: Third conditional nedir?

İngilizcede conditional type 3 yapısını geçmişte başka bir şey olsaydı gerçekleşmiş olabilecek varsayımsal durumlardan bahsederken kullanırız. Geçmişteki bir olayın gerçekleşmiş olup olmaması, geçmişteki bir diğer olayı etkiliyorsa bu durumda bu yapıyı kullanırız.

Conditional type 3 ile cümle kurabilmek için iki unsura ihtiyacınız bulunmakta:

• “If” kelimesiyle başlayıp şart belirten, past perfect tense ile kurulan yan cümle,
• bu şartın sonucunu would have + v3 kullanımıyla belirten ana cümle.

Böylelikle if clause type 3 ile kurulan cümleler aşağıdaki gibi bir yapıya sahip oluyor:

If clause type 3 kullanıp varsayımsal bir geçmişten bahsederken past perfect tense kullanırız. Sonrasında ise bu varsayımın sonucunu belirtmek için de “would have” kullanımından faydalanırız. Örnek olarak şu cümleyi gösterebiliriz:

Örnek: If I had seen her, I would have told her. (Eğer onu görmüş olsaydım ona söylerdim.)

Bu yapının yan cümlesinde kullanılan past perfect ve ana cümlesinde kullanılan “would have” + v3 yapısı tek seçeneğimiz değil. Farklı gramer yapılarını kullanarak başka şeyleri de ifade etmemiz mümkün.

Yan cümlede kullanılabilecek alternatifler:

• Past perfect continuous: Eğer şart geçmişte bir süre devam etmiş olan bir durumdan bahsediyorsa
  
• “Was / were to have done something”: Kısıtlı bir ihtimalden bahsediliyorsa
• Inversion: Resmi bir dille konuşurken “if”i kaldırıp yerine cümleyi devrik yapmamız, yani inversion kullanmamız mümkün.
• “If it hadn’t been for …”: “… olmasaydı” anlamına gelir. “Hadn’t it been for …” denerek inversion ile kullanılabilir.
• “But for …”: “If it hadn’t been for …” yapısıyla aynı anlama gelir.

Ana cümlede kullanılabilecek alternatifler: 

• “might / could” + “have” + past participle (3. hâl / -ed takısı): Tahmin, izin, beceri veya ihtimal belirtmek için
• “would” + “have been” + fiil + “-ing”: Geçmişte belli bir süre boyunca sürebilecek olan varsayımsal durumlardan bahsederken

Aşağıdan “could have” + v3 kullanımını da gösteren, farklı yapılardaki conditional type 3 örneklerine göz atarak konuyu kafanızda daha iyi pekiştirebilirsiniz.

• If I had known about the party, I would have come. (Eğer partiyi bilseydim gelirdim.)
• If I had studied harder, I would have passed the exam. (Eğer daha çok çalışmış olsaydım sınavı geçerdim.)
• If they had arrived on time, they could have caught the train. (Eğer zamanında gelselerdi treni yakalayabilirlerdi.)
• If she had taken the earlier flight, she might have arrived on time. (Eğer daha erken olan uçağa binseydi zamanında gelebilirdi.)
• If they had listened to the weather forecast, they should have brought an umbrella. (Eğer hava durumunu dinlemiş olsalardı şemsiye getirirlerdi.)

Past Perfect Continuous

• If she had been waiting for more than an hour, she would have called. (Eğer bir saatten fazla süredir beklemiş olsaydı arardı.)

Was / were to have done something:

• If he was to have finished his project, his boss would have been impressed. (Eğer projesini bitirmiş olsaydı patronu etkilenirdi.)

Inversion:

• Had they known the truth, they would have acted differently. (Eğer gerçeği bilmiş olsalardı daha farklı davranırlardı.) 

If it hadn’t been for:

• If it hadn’t been for the rain, we would have gone for a walk. (Yağmur olmasaydı yürüyüşe çıkmıştık.)
• Had it not been for his advice, I would have made a huge mistake. (Onun tavsiyesi olmasaydı çok büyük bir hata yapardım.)

But for:

• But for your help, I would have failed the test. (Senin yardımın olmasaydı testi geçemezdim.)

“Might / could” + “have” + past participle (v3):

• If she had studied, she might have passed the test. (Eğer ders çalışmış olsaydı sınavı geçmiş olabilirdi.)
• If we had known you were in town, we could have met. (Eğer şehirde olduğunu bilseydik buluşabilirdik.) 

“Would” + “have been” + fiil + “-ing”:

• If he hadn’t gotten that message, he would have been working all night. (Eğer o mesajı almamış olsaydı bütün gece çalışmış olacaktı.)
• If you hadn’t called her, she would have been waiting for hours. (Eğer onu aramamış olsaydın saatlerce beklemiş olacaktı.)

If clause type 2 ve type 3 karşılaştırması

İngilizcede if clause type 2 ve type 3, varsayımsal veya imkânsız bir geçmişten bahsetmek için kullanılır. İkisi de benzer bir yapıya sahiptir ve fiilleri geçmiş zamanda kullanırlar, fakat aralarında ufak bir fark vardır.

If clause type 3 konu anlatımını bitirdiğimize göre aşağıdaki soruları çözerek third conditional konusundaki bilginizi pekiştirebilirsiniz.

Gramer kuralları bir noktaya kadar önemli, fakat konuşarak doğal bir şekilde İngilizce öğrenmenin daha faydalı olduğunu anlamak gerekiyor. Online İngilizce kursu Novakid’de çocukları kurallara boğmadan, eğlence ve konuşma dolu derslerle onlara İngilizce öğretiyoruz. Siz de ilk deneme dersinizi ücretsiz alın!