Scrolltop arrow icon
Bu fırsat kaçmaz!
BLOGTR25 promosyon kodu ile %25 indirim + 1 aylık ücretsiz konuşma pratiği dersleri kazanın!
CTA background
2700 Novakid öğretmeni çocuğunuza deneme dersi vermek için hazır. İlk ders tamamen ücretsiz!
İlk ders tamamen ücretsiz!
daha çok bilgi alın
Paylaş
X share icon
05.05.2025
Time icon 7 dk.

İngilizcede sıkça birbirinin yerine kullanılan “sad” ve “unhappy” ne demek, farkları neler?

İçindekiler
  1. İngilizcede “sad” ne demek?
  2. İngilizcede “unhappy” ne demek?
  3. “Sad” ve “unhappy” kelimelerinin arasındaki temel farklar neler?
  4. “Sad” ve “unhappy” farkını gösteren eğlenceli bir diyalog:
  5. “Sad” ve “unhappy”: Test!
  6. Sıkça sorulan sorular
  7. Novakid’le tanışın!

İngilizcedesad” ve “unhappy” sözcükleri, sıklıkla birbirinin yerine kullanılsa da aslında aralarında ince farklar bulunuyor. “Sad” genellikle geçici bir üzüntü veya hüzün durumunu ifade ederken “unhappy” daha uzun süreli bir memnuniyetsizlik veya yaşamdan tatmin olmama hâlini anlatıyor. Mesela bir film izlerken üzülebilirsiniz (sad), ancak işinizden memnun değilseniz bu durum “unhappy” olarak tanımlanıyor. 

Bu yazımızda, iki kelimenin anlamlarını günlük hayattan örneklerle açıklayacağız ve aralarındaki nüansları anlatacağız. Özellikle “İngilizcede ‘üzgün’ ne demek?“, “İngilizce ‘mutsuz’ nasıl söylenir?” gibi sorularınıza yanıt bulacak, bu sözcükleri doğru bağlamda kullanmayı öğreneceksiniz. Haydi şimdi İngilizce duygu ifadelerimizi zenginleştirmek için öğrenmeye başlayalım!

İngilizcede “sad” ne demek?

Sad“, İngilizcenin en temel duygu ifadelerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Türkçede en yakın karşılığı “üzgün” veya “hüzünlü” olan bu sözcük, genellikle içsel ve geçici bir hüzün hâlini anlatmak için kullanılıyor.

Her ne kadar çoğunlukla geçici üzüntüler için kullanılsa da, tetikleyici bir olayın süregelen etkisini vurgularken de tercih edilebiliyor.

Yoğunluğu ise bağlama göre değişebiliyor: Hafif bir üzüntüden derin bir kedere kadar farklı seviyelerde kullanılabiliyor.

Kullanım alanlarını detaylandırarak daha iyi anlayabiliriz:

  1. Kişisel duygular: Bir kayıp, hayal kırıklığı veya olumsuz bir olay karşısında hissedilen üzüntüyü tanımlıyor. Yukarıda bahsettiğimiz, tetikleyici bir olayın süregelen etkisi burada devreye giriyor.
  • Örnek: She’s been sad ever since her cat passed away. (Kedisi vefat ettiğinden beri üzgün.)
  1. Durum betimlemeleri: Hüzünlü atmosferleri veya olayları anlatmak için kullanılıyor.
  • Örnek: It was a sad day for the entire community. (Topluluk için hüzünlü bir gündü.)
  1. Empati kurma: Başkalarının üzüntüsünü ifade etmek amacıyla tercih ediliyor.
  • Örnek: I’m so sad to hear about your loss. (Kaybın için çok üzgünüm.)

Ayrıca “sad” kelimesi tek başına kullanılabildiği gibi, “feel sad (üzgün hissetmek)“, “look sad (üzgün görünmek)“, “sound sad (kulağa üzgün gelmek)” gibi kombinasyonlarla da sıkça karşımıza çıkıyor.

Bazen mecazi anlamda da kullanılabiliyor. Mesela “That’s so sad! (Bu çok üzücü!)” cümlesi, gerçek bir üzüntüden çok, hayal kırıklığını veya komik bir durumu ifade edebiliyor.

İngilizcede “unhappy” ne demek?

“Unhappy”nin Türkçesimutsuz, hoşnutsuz, memnuniyetsiz”. Yani “unhappy”, “mutlu olmama” durumunu ifade eden temel bir sıfat olarak karşımıza çıkıyor.

Genellikle daha uzun süreli ve derin bir tatminsizlik durumunu anlatmak için kullanılıyor. “Happy (mutlu)” kelimesinin olumsuz hâli olarak düşünülebilir.

Ayrıca çoğunlukla neden belirtme ihtiyacı ortaya çıkıyor: “unhappy with/about something (…-den memnuniyetsiz)” şeklinde kullanımı yaygın.

Yoğunluk olarak ise “sad”den daha hafif ama daha sürekli bir duyguyu ifade ettiğini söyleyebiliriz.

Kullanım alanlarını sınıflandıracak olursak:

  1. Genel memnuniyetsizlik: Hayatın belirli alanlarında (iş, ilişkiler vb.) sürekli hissedilen bir mutsuzluğu ifade ediyor.
  • Örnek: He’s been unhappy with his marriage for years. (Yıllardır evliliğinden mutsuz.)
  1. Durumsal hoşnutsuzluk: Belirli bir konu veya olay karşısındaki rahatsızlık durumunu belirtiyor.
  • Örnek: The employees are unhappy about the new policy. (Çalışanlar yeni politikadan memnun değil.)
  1. Karakteristik özellik: Kişinin genel mizacındaki mutsuzluğu tanımlamak için kullanılıyor.
  • Örnek: She has an unhappy personality. (Mutsuz bir kişiliği var.)

Son olarak “unhappy” hakkında bir not düşelim; İş dünyasında bu kelime genellikle profesyonel şikâyetleri ifade etmek için kullanılıyor. Örneğin “unhappy customer (memnuniyetsiz müşteri)” ifadesi iş dünyasında sıkça karşılaşılan bir terim.

“Sad” ve “unhappy” kelimelerinin arasındaki temel farklar neler?

İngilizcede “sad” ile “unhappy” sözcüklerinin ne anlama geldiğini ve hangi durumlarda kullanıldığını anlattık. Peki tam olarak birbirinden farkları neler?

Duygunun niteliği ve süresi

Sad: Daha çok anlık ve geçici bir üzüntü hâlini tanımlıyor.

  • Örnek: The sad news made everyone cry. (Üzücü haber herkesi ağlattı.)

Unhappy: Uzun süreli bir memnuniyetsizlik durumunu anlatıyor.

  • Örnek: She’s unhappy with her current relationship. (Şu anki ilişkisinden mutsuz.)

Kullanım alanları

Sad: Daha çok duygusal tepkiler ve hüzünlü durumlar için kullanılıyor.

  • Örnek: I feel sad when I listen to this song. (Bu şarkıyı dinlerken üzülüyorum.)

Unhappy: Genellikle memnuniyetsizlik bildirmek için tercih ediliyor.

  • Örnek: Customers are unhappy with the new pricing. (Müşteriler yeni fiyatlardan memnun değil.)

Gramer kullanımları

Sad: Çoğunlukla “feel”, “look”, “seem” gibi fiillerle birlikte kullanılıyor.

  • Örnek: You look sad today. (Bugün üzgün görünüyorsun.)

Unhappy: “With/about” edatlarıyla sıkça kullanılıyor.

  • Örnek: He’s unhappy about the decision. (Karardan memnun olmuyor.)

Yoğunluk derecesi

Sad: Daha yoğun ve derin bir duyguyu ifade ediyor.

  • Örnek: The movie’s ending left me feeling sad. (Filmin sonu beni üzüyor.)

Unhappy: Daha hafif ama sürekli bir hoşnutsuzluğu anlatıyor.

  • Örnek: They’re unhappy with the service quality. (Hizmet kalitesinden memnun değiller.)

Fiziksel tepkiler

Sad: Genellikle ağlama, içe kapanma gibi fiziksel belirtilerle ilişkilendiriliyor.

  • Örnek: She’s crying because she feels sad. (Üzgün hissettiği için ağlıyor.)

Unhappy: Daha çok “yüz ifadesi” ve “davranışlarda” kendini gösteriyor.

  • Örnek: He’s crossing his arms because he’s unhappy. (Mutsuz olduğu için suratını asıyor.)

Özet niteliğinde bir toparlama yapacak olursak:

  • Bir kayıp ya da hüzünlü bir olay için → Sad
  • Uzun süreli bir memnuniyetsizlik için → Unhappy
  • Anlık üzüntüler için → Sad
  • Süregelen problemler ve şikayetler için → Unhappy

Ayrıca önemli bir ipucu: “Sad” daha çok içsel bir duyguyu ifade ederken, “unhappy” genellikle dış faktörlere bağlı bir hoşnutsuzluğu anlatıyor.

  • Örnek: I’m sad because my friend moved away. (Arkadaşım taşındığı için üzülüyorum.)
  • Örnek: I’m unhappy with my work conditions. (Çalışma koşullarımdan memnun değilim.)

“Sad” ve “unhappy” farkını gösteren eğlenceli bir diyalog:

Nina: You look a bit down today. Are you okay? (Bugün biraz keyifsiz görünüyorsun. Her şey yolunda mı?)

Alex: Yeah, I’m just feeling a little unhappy with how things are going at work. (Evet, sadece işlerin gidişatından biraz mutsuzum.)

Nina: I get that. Sometimes small things pile up and leave you feeling off. (Anlıyorum. Bazen küçük şeyler üst üste gelir ve insanı kötü hissettirir.)

Alex: Exactly. I’m not sad or anything dramatic, just… not content. (Aynen öyle. Üzgün falan değilim aslında, sadece… memnun değilim.)

Nina: That makes sense. I usually feel sad when something more personal happens, like losing a friend or getting bad news. (Mantıklı. Ben genelde daha kişisel bir şey olunca, mesela bir arkadaşımı kaybettiğimde ya da kötü bir haber aldığımda üzgün olurum.)

Alex: Yeah, “sad” feels deeper. What I feel now is more like frustration or dissatisfaction. (Evet, “üzgün”lük daha derin bir duygu gibi. Benim şu an hissettiğim daha çok hayal kırıklığı ya da tatminsizlik.)

Nina: Still, it’s important to talk about it. Even being unhappy can build up if you ignore it. (Yine de bunu konuşmak önemli. Mutsuzluk bile, eğer görmezden gelinirse, birikebilir.)

Alex: True. Thanks for listening, Nina. (Doğru. Dinlediğin için sağ ol, Nina.)

Sonuç olarak; İngilizce duygu ifadelerinizi zenginleştirmek için bu iki kelimenin nüanslarını öğrenmek çok önemli. “Sad” ve “unhappy” kelimeleri sıklıkla birbirinin yerine kullanılsa da, aslında farklı duygu durumlarını ifade ediyorlar.

Sad” daha çok anlık ve geçici üzüntüleri, hüzünlü anları tanımlarken; “unhappy” uzun süreli memnuniyetsizlikleri ve sistemik hoşnutsuzlukları anlatıyor. “İngilizcede ‘üzgün’ ne demek?” sorusuna karşılık “sad“, “İngilizcede ‘mutsuz’ ne demek?” sorusuna karşılık ise “unhappy” doğru tercih oluyor diyebiliriz.

Yani temel ayrım şu: Bir film sizi ağlatıyorsa “sad” dersiniz ama işinizden memnun değilseniz bu “unhappy” oluyor. Hangi kelimeyi seçeceğiniz konusunda kararsız kaldığınızda kendinize “Bu geçici bir üzüntü mü yoksa sürekli bir mutsuzluk mu?” sorusunu sorabilir ve cevabınıza göre doğru kelimeyi bulabilirsiniz. İngilizce öğrenirken bu tür ince farkları bilmek, kendinizi çok daha net ifade etmenizi sağlayacak!

“Sad” ve “unhappy”: Test!

Sizin için hazırladığımız bu 10 soruluk testi çözerek “sad” ve “unhappy” sözcüklerinin farkı hakkında ne kadar bilgi sahibi olduğunuzu öğrenebilirsiniz!

After watching that emotional movie, I felt really ______ all evening.
She's been ______ with her job for months and wants to quit.
The children looked ______ when the picnic was canceled due to rain.
He's ______ about the team's performance this season.
The ______ puppy made everyone stop to comfort it.
Customers are ______ with the new store policy.
I felt ______ when I heard about your grandmother's passing.
The ______ ending of the book left me in tears.
They're ______ with the service at this restaurant.
She seems ______ because her best friend moved away.
Yanıtlara Bak

Sıkça sorulan sorular

İşte İngilizcede “sad” ile “unhappy” kelimeleri hakkında en çok merak edilenler ve cevapları!

“Sad” ne demek?

Sad“, İngilizcede “üzgün” anlamına gelen bir sıfat. Örneğin: “She looks sad today.” (Bugün üzgün görünüyor.)

“I feel sad” Türkçesi nedir?

İngilizcede “I feel sad”, “Üzgün hissediyorum.” veya “Kendimi hüzünlü hissediyorum.” anlamına geliyor. Örneğin: “I feel sad when it rains.” (Yağmur yağdığında üzgün hissediyorum.)

“Happy” İngilizce ne anlama gelir?

İngilizcede “happy”, mutlu, neşeli veya memnun anlamlarını taşıyan bir sıfat. Örneğin: “They seem very happy together.” (Birlikte çok mutlu görünüyorlar.)

Novakid’le tanışın!

Etkili bir dil öğrenimi için kelime hazinesini geliştirmek önemli ancak en önemlisi, dili yaşamak. Çocuğunuzun İngilizceyi öğrenirken dilbilgisi kurallarını ezberlemesini değil, interaktif yöntemleri keşfetmesini istiyorsanız Novakid, aradığınız yer olabilir! Akranlarıyla iletişim kurarak hem eğlenceli hem eğitici bir eğitim alması için İngilizce derslerine göz atarak siz de aramıza katılabilirsiniz.

Ayrıca birebir derslerimizde uyguladığımız etkili yöntemimize aşağıdaki videodan ulaşabilirsiniz:

Çocuğunuzun dili yaşayarak keşfetmesi için ilk deneme dersi tamamen ücretsiz bir şekilde alabilirsiniz!

Yorum bırak

Yorum yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site reCAPTCHA tarafından korunmaktadır ve Google Gizlilik Politikası ile Hizmet Şartları geçerlidir.

Çocuğunuzun ücretsiz deneme dersine katılacak öğretmeni seçelim!
  • Video Preview
  • Video Preview
  • Video Preview
Editörün seçimi
Öğretmenin Görüşü
İlginizi çekebilir
Bir dil seçin
Down arrow icon
Argentina Brazil Chile Czech Republic Denmark Finland France Germany Global English Global العربية Greece Hungary India Indonesia Israel Italy Japan Malaysia Netherlands Norway Poland Portugal Romania Russia Slovakia South Korea Spain Sweden Turkey
Çerezler tıpkı tatlınızın üzerine serpiştirdiğiniz Hindistan cevizi gibidir; çok daha iyi bir deneyim yaşamanızı sağlar. Bizim amacımız Novakid'i en iyi İngilizce öğrenim platformu yapmak. Bu yüzden, web sitemizi kullanırken çerezleri gönül rahatlığıyla etkinleştirebilirsiniz. Sizin için faydalı olacaklar! Çerezler ve onları nasıl kullandığımız konusunda daha çok bilgi almak için Çerez politikası sayfasına gidin.