“Error” ve “mistake” arasındaki farkı anlamanın en kolay yolu!

“Error” kelimesi, İngilizcede çoğunlukla teknik, akademik veya dilsel bağlamlarda kullanılan daha resmî bir terim. Genellikle sistematik bir yanlışlığı, bilgi eksikliğinden doğan bir hatayı ya da düzeltilmesi gereken bir problemi ifade ediyor. Bu tür hatalar çoğu zaman kişinin farkında olmadan yaptığı, belirli kurallara ya da standartlara aykırı durumları tanımlıyor.

“Error” kelimesi özellikle hangi durumlarda kullanılır?

👉Hatanın sistematik veya tekrarlanabilir olduğu durumlarda

👉Hatanın kişi tarafından fark edilmediği ya da fark edilmesi zor olduğu durumlarda

👉Daha teknik, resmî ya da profesyonel dilin gerektiği ortamlarda

“Error” kelimesi tam olarak nerelerde kullanılır?

Bilgisayar ve yazılım alanında: Kodlama hataları, sistemsel arızalar

• Örnek: There was an error in the game, so it didn’t open. (Oyunda bir hata vardı, bu yüzden açılmadı.)
• Örnek: My computer showed an error and shut down. (Bilgisayarım bir hata gösterdi ve kapandı.)

Bilimsel ve teknik metinlerde: Ölçüm yanlışları, deney hataları

• Örnek: The experiment didn’t work because of an error in measuring the water. (Suyu ölçerken yapılan bir hata yüzünden deney işe yaramadı.)
• Örnek: He made an error by mixing the wrong ingredients. (Yanlış malzemeleri karıştırarak bir hata yaptı.)

Dilbilgisi alanında: Yazım, yapı ya da telaffuz hataları.

• Örnek: She made a grammar error in her English sentence. (İngilizce cümlesinde bir dilbilgisi hatası yaptı.)
• Örnek: I said “cat” but it sounded like “cut”, that was a pronunciation error. (“Cat” dedim ama “cut” gibi çıktı, bu bir telaffuz hatasıydı.)

Matematik ve sınavlarda: Hesaplama hataları, işlem yanlışlıkları.

• Örnek: I made an error while adding the numbers. (Sayıları toplarken bir hata yaptım.)
• Örnek: She got the math question wrong because of a small error. (Küçük bir hata yüzünden matematik sorusunu yanlış yaptı.)

“Error” kullanımına dair daha fazla örnek cümle

• Örnek: The computer crashed due to a system error. (Bilgisayar, sistem hatası nedeniyle çöktü.)
• Örnek: There was a grammatical error in her essay. (Yazısında bir dilbilgisi hatası vardı.)
• Örnek: The scientist admitted there was an error in the experiment results. (Bilim insanı, deney sonuçlarında bir hata olduğunu kabul etti.)
• Örnek: A calculation error caused the budget to be incorrect. (Bir hesaplama hatası bütçenin yanlış olmasına neden oldu.)
• Örnek: The software update fixed several known errors. (Yazılım güncellemesi, bilinen birkaç hatayı düzeltti.)
• Örnek: Error 404 means the page you are looking for cannot be found. (404 hatası, aradığınız sayfanın bulunamadığını belirtir.)

Özetleyecek olursak “error” kelimesinin genellikle daha objektif ve dış kaynaklı hatalar için kullanıldığını, kişinin “bile isteye” yapmadığı ya da hemen farkına varmadığı durumları tanımladığını söyleyebiliriz. Şimdi “Mistake ne demek?” sorusunu cevaplama zamanı.

“Mistake” kelimesi, günlük hayatta en çok karşılaşılan hatalardan bahsederken kullandığımız bir ifade. 

Genellikle bir şeyi yanlışlıkla yapmak, düşünmeden karar vermek ya da sonradan pişman olunan bir hareketi; kişisel kararlar, davranışlar, sözlü ifadeler ya da dikkat dağınıklığı sonucu yapılan hataları anlatırken kullanılıyor. Bu yüzden daha çok konuşma dilinde, samimi ortamlarda karşımıza çıkıyor.

“Mistake” kelimesi özellikle hangi durumlarda kullanılır?

👉Hata, kişinin kendi farkındalığıyla yaptığı bir şeyse

👉Hemen fark edilebilecek, genellikle küçük ve düzeltilebilir bir yanlışlık varsa

👉Konuşma dilinde, çocuklara ya da öğrencilere yöneltilen açıklamalarda

“Mistake” kelimesi tam olarak nerelerde kullanılır?

Günlük konuşmalarda: Yanlış bir şey söylemek ya da yapmak

• Örnek: I said “Tuesday” by mistake, but I meant “Thursday.” (Yanlışlıkla “Salı” dedim ama “Perşembe” demek istemiştim.)
• Örnek: I opened the wrong door by mistake. (Yanlış kapıyı yanlışlıkla açtım.)

Davranışsal durumlarda: Karar verirken yapılan hatalar

• Örnek: It was a mistake to stay up so late last night. (Dün gece bu kadar geç saatlere kadar uyanık kalmak bir hataydı.)
• Örnek: He made a mistake by not studying for the test. (Sınava çalışmayarak bir hata yaptı.)

Kişisel ilişkilerde: Birini istemeden kırmak, yanlış anlamak

• Örnek: I made a mistake and said something rude. (Bir hata yaptım ve kaba bir şey söyledim.)
• Örnek: She thought I was angry, but it was just a mistake. (Benim kızgın olduğumu sandı ama bu sadece bir yanlış anlaşılmaydı.)

Sınavlarda veya okulda: Dikkat dağınıklığıyla yapılan küçük yanlışlar

• Örnek: I made a mistake and wrote “5” instead of “6.” (Bir hata yaptım ve “6” yerine “5” yazdım.)
• Örnek: He forgot to answer one question by mistake. (Yanlışlıkla bir soruyu cevaplamayı unuttu.)

“Mistake” kullanımına dair daha fazla örnek cümle:

• Örnek: I’m sorry, I made a mistake. (Üzgünüm, bir hata yaptım.)
• Örnek: Everybody makes mistakes sometimes. (Herkes bazen hata yapar.)
• Örnek: It’s okay to make mistakes, we all learn from them. (Hata yapmak sorun değil, hepimiz hatalardan öğreniriz.)
• Örnek: She made a mistake in her answer but noticed it quickly. (Cevabında bir hata yaptı ama çabucak fark etti.)
• Örnek: Buying that toy was a mistake, it broke the next day. (O oyuncağı almak bir hataydı, ertesi gün kırıldı.)
• Örnek: That was my mistake, not yours. (Bu benim hatamdı, senin değil.)

Gördüğünüz üzere “error” ve “mistake” kelimeleri her ne kadar Türkçeye aynı şekilde “hata” olarak çevrilse de, İngilizcede kullanım bağlamları ve anlam derinlikleri farklıdır. Bu farkın temelinde genellikle farkındalık, niyet ve bağlam yatmaktadır. Benzer bir durum always ile forever arasındaki fark incelendiğinde de görülür; her iki kelime çoğu zaman eş anlamlı gibi düşünülse de, kullanım bağlamına göre birbirinden ayrılan önemli nüanslara sahiptir.

“Error”, genellikle farkında olmadan yapılan, bilgi eksikliğinden veya sistematik nedenlerden kaynaklanan hataları tanımlıyor. Kişi çoğu zaman hatayı yaptığını bilmez ve bu hatalar genellikle dışarıdan düzeltilir.

“Mistake” ise kişinin farkında olarak ya da dikkat dağınıklığıyla yaptığı, genellikle anlık ve bireysel hatalardır. Yapıldıktan sonra fark edilip “Pardon, yanlış yaptım” denilebilecek türdedir.

Karşılaştırmalı örneklerle farkı daha net anlayalım:

• Örnek: The teacher corrected my grammar error. (Öğretmen, dilbilgisi hatamı düzeltti.)

👉Buradaki hata, kurallara aykırı bir yapıdır; kişi farkında olmayabilir.

• Örnek: I made a mistake and used the wrong word in my sentence. (Bir hata yaptım ve cümlemde yanlış kelime kullandım.)

👉Burada kişi hatasını sonradan fark ediyor, belki dikkat etmemişti.

• Örnek: There was an error in the computer program. (Bilgisayar programında bir hata vardı.)

👉Bu sistemsel, teknik ve fark edilmesi zor bir hatadır.

• Örnek: I made a mistake and closed the wrong file. (Bir hata yaptım ve yanlış dosyayı kapattım.)

👉Kişi kendisi hata yaptığını anlıyor ve bunu ifade ediyor.

“Mistake” ve “error” farkı: Tablo!

“Mistake” ve “error” kelimelerinin arasındaki farkı test üzerinden pekiştirelim!

İşte “error” ve “mistake” sözcükleri hakkında en sık sorulanlar ve cevapları!

Error ne demek?

“Error” kelimesi, İngilizcede çoğunlukla teknik, akademik veya dilsel bağlamlarda kullanılan daha resmî bir terim. Genellikle sistematik bir yanlışlığı, bilgi eksikliğinden doğan bir hatayı ya da düzeltilmesi gereken bir problemi ifade ediyor.

Mistake ne demek?

“Mistake” kelimesi, günlük hayatta en çok karşılaşılan hatalardan bahsederken kullandığımız bir ifade. Genellikle bir şeyi yanlışlıkla yapmak, düşünmeden karar vermek ya da sonradan pişman olunan bir hareketi; kişisel kararlar, davranışlar, sözlü ifadeler ya da dikkat dağınıklığı sonucu yapılan hataları anlatırken kullanılıyor. 

Error ve mistake arasındaki fark nedir?

“Error”, genellikle farkında olmadan yapılan, bilgi eksikliğinden veya sistematik nedenlerden kaynaklanan hataları tanımlıyor. “Mistake” ise kişinin farkında olarak ya da dikkat dağınıklığıyla yaptığı, genellikle anlık ve bireysel hatalar.

Dil öğrenirken kelimelerin doğru kullanımlarını bilmenin önemi yadsınamaz fakat en önemlisi, o dili yaşamak. Siz de çocuğunuzun İngilizceyi erken yaşta öğrenirken dilbilgisi kurallarını ezberlemesini değil, etkileşimli yöntemleri keşfetmesini istiyorsanız Novakid tam size göre! Akranlarıyla iletişim kurarak hem eğlenceli hem eğitici bir eğitim alması için İngilizce derslerine göz atarak siz de aramıza katılabilirsiniz.

Ayrıca bire bir derslerimizde uyguladığımız etkili yöntemimize aşağıdaki videodan ulaşabilirsiniz: