Scrolltop arrow icon
Left arrow icon All categories
Close icon
Haberler
İngilizce öğrenme
Ebeveynler için Novakid
TR
TR flag icon
Mobile close icon
CTA background
Çocuğunuz için en iyi İngilizce derslerini planlayın
ÜCRETSİZ DENEYİN
Share
LinkedIn share icon
31.05.2024
Time icon 10 min

İngilizce mobilyalar nelerdir? Mobilya terimleri İngilizce nasıl söylenir?

Table of contents

İngilizce becerilerimizi kullanarak her an etrafımızda ne olup bittiğini söyleyebilmemiz gerekiyor. Peki zamanımızın en büyük kısmını geçirdiğimiz, en iyi tanıdığımız yer neresi? Tabii ki de evimiz! O halde, İngilizcede evimizdeki eşyalar hakkında da rahatça konuşabilmeliyiz.

İngilizcede bazı eşya türleri hakkında daha önce de birkaç yazı yazdık. Örneğin, İngilizce mutfak eşyaları hakkındaki içeriğimizde, mutfağımızda bulunan araç gereçleri İngilizcede söylemeyi öğrendik. Şimdi ise alanımızı genişletip, tüm mobilyalardan bahsetme zamanı!

Bu yazımızdaki amacımız tam olarak bu. Sizlere evimizin her yerinde bulabileceğimiz eşyaların isimlerini, yani İngilizce mobilya isimlerini tanıtacağız. Bolca örnekle kelimeleri gördükten sonra hep birlikte öğretici bir hikaye okuyacağız. En sonda ise kendimizi sınamak için bir bilgi testi çözeceğiz.

O halde haydi, mobilya terimleri İngilizce nasıl söyleniyormuş, görelim!

İngilizce mobilyalar nelerdir?

İşte İngilizce mobilyalarla ilgili sözcükler ve örnek cümleler!

  • Mobilya

Her şeyden önce, “Mobilya İngilizce ne demek?” sorusunun cevabını vererek konumuza genel bir başlangıç yapalım. Mobilya, İngilizce “furniture” kelimesi ile ifade edilir. Fakat bir konuda dikkatli olmalıyız: Türkçede “mobilya” fiili sayılabilirken, yani “mobilyalar” şeklinde çoğul hale getirilebilirken, İngilizcede bu yapılamıyor. “Furniture” kelimesi İngilizce sayılamayan kelimeler arasında bulunuyor. Bu kelimeyi yalnızca tekil haliyle kullanabiliriz!

Örnek: The furniture in my room is brand new. (Odamdaki mobilyalar yepyeni.)

  • Yatak

Tüm mobilyalar arasında belki de en önemli olanı, yatak. O halde biz de bu kelimenin İngilizcesini hemen öğrenelim! İngilizce yatak, “bed” demektir.

Aynı zamanda, İngilizcede boyutuna göre farklı yatak çeşitlerini isimlendirmek de mümkün. Tek kişilik yatak İngilizcede “single bed” şeklinde söylenebiliyor. Çift kişilik yatak demek için de aynı mantıkla “double bed” ifadesini kullanabilirsiniz! 

Yatak boyutlarından bahsetmişken bebek yatağı İngilizcede nasıl söylenir, merak etmiş olabilirsiniz. Bunun için iki yöntemden bahsedelim: İster basit mantıkla “baby bed” diyebilir, isterseniz de bebek yatağının eş anlamlısı olan “beşik” kelimesini İngilizceye çevirip “crib” veya “cradle” diyebilirsiniz!

Örnek: Be careful when you’re jumping on your bed! (Yatağında zıplarken dikkatli ol!)

  • Masa

Mobilya dendiğinde ilk akla gelen kelimelerden biri de tabii ki masa. İngilizce mobilyalar arasında masayı, “table” kelimesini kullanarak ifade edebiliriz.

Bir konuda sizi uyaralım: “Table” kelimesi İngilizcede bazen kafa karıştırıcı bir şekilde kullanılabiliyor. “Çarpım tablosu” gibi ifadelerde gördüğümüz ve “çizelge” anlamına gelen “tablo” kelimesi de İngilizce’de “table” olarak söyleniyor. Endişelenmeyin, sıradaki kelime örneğimizde bu konudaki kafa karışıklığını çözeceğiz!

Örnek: The whole family gathered around the table for dinner. (Tüm aile, akşam yemeği için masanın etrafında toplandı.)

  • Tablo

“Çizelge” değil de, sanat eseri olan tablodan bahsederek az önceki olası kafa karışıklığını ortadan kaldıralım! Bir şeyin resmi anlamında kullanıldığında İngilizce tablo, “painting” kelimesiyle ifade edilir. 

Örnek: A painting of a beautiful sunset hangs on one of the walls of our living room. (Oturma odamızın duvarlarından birinde güzel bir gün batımı tablosu asılı.)

  • Sandalye

Elbette mobilya deyip sandalyeden bahsetmeden de geçemeyiz. Üstelik masanın İngilizcesini görmüşken bunu sandalyenin İngilizcesiyle tamamlamamak hiç olmaz! O halde hemen söyleyelim: İngilizce sandalye demek için “chair” kelimesini kullanırız. 

İngilizce mobilyalar arasında farklı sandalye tiplerinden bahsederken de doğal olarak tekrardan “chair” kelimesinin kullanıldığını görebilirsiniz. Örneğin biraz eskide kalmış bir mobilya olan “sallanan sandalye” için “rocking chair”, daha modern bir eşya olan ofis sandalyesi içinse “office chair” gibi terimlerle karşılaşabiliriz.

Örnek: My chair is so comfortable that I could even sleep on it! (Sandalyem o kadar rahat ki üstünde uyuyabilirim bile!)

  • Koltuk

Sandalyenin bir üst seviyesi olarak görebileceğimiz koltuk ise İngilizce mobilya terimleri listemize devam edelim. Aslına bakarsanız İngilizce ve Türkçede bu mobilyayı ifade etme şekilleri arasında birkaç fark var. Bunu bir sonraki kelimemizde daha detaylı açıklayacağız.

Şimdilik kafa karışıklığını engellemek için İngilizce mobilya isimlerinde sadece tek kişilik koltuk için kullanılan kelimeyi söyleyelim: “armchair”.

Örnek: My dad is sitting in the armchair in front of the TV. (Babam, televizyonun önündeki koltukta oturuyor.)

  • Kanepe

İşte şimdi, az önce bahsettiğimiz detayı daha iyi açıklayabiliriz. Türkçede “koltuk” dediğimizde hem tek kişilik koltuk, hem de kanepe anlayabiliyoruz. Ancak İngilizcede durum tam olarak böyle değil. Tek kişilik koltuk için ayrı, kanepe için ayrı kelimeler bulunuyor. Peki o halde İngilizce kanepe ne demek?

İngilizce kanepe demenin iki farklı yolu bulunuyor: “couch” ve “sofa”. Aslına bakarsanız, teknik açıdan bu iki İngilizce mobilya teriminin birbirinden farklı nesneleri ifade ettiğinizi söyleyen kaynaklar da var. Ancak endişelenmeyin, günlük konuşmada İngilizce kanepe demek için “couch” da deseniz, “sofa” da deseniz rahatça anlaşılırsınız!

Örnek: Our guests will have to sleep on the couch / sofa. (Misafirlerimiz kanepede uyumak zorunda kalacak.)

  • Sehpa

Masaya benzeyen, ancak yine de farklı olarak ele almamız gereken bir mobilya da sehpa. İngilizce mobilya isimlerinde bu eşyanın masaya olan benzerliği gerçekten de öne çıkıyor, çünkü sehpanın İngilizcesi “coffee table”! 

Bu kelimenin tam anlamının “kahve masası” olmasına takılmayın, elbette bir sehpanın üstüne kahve dışında eşyalar da koyabilirsiniz!

Örnek: I think I left my book on the coffee table. (Sanırım kitabımı sehpanın üstünde bıraktım.)

  • Çalışma masası

Masanın kendisinin “table” olduğundan ve sehpa kelimesinin de İngilizce de benzer şekilde ifade edildiğini söyledik. İngilizce mobilya isimlerinde masa hakkında bilmemiz gereken bir diğer detay da, “çalışma masası” için ayrı bir isim bulunması.

Maalesef “study table” deyip geçemiyoruz; İngilizcede çalışma masası, “desk” kelimesiyle ifade ediliyor!

Örnek: I’ve been studying at my desk the whole day. (Bütün gündür çalışma masamda çalışıyorum.)

Ebeveyn misiniz? ve deneyiminizi paylaşmak istiyor musunuz?
Hikayenizi anlatmak için bize ulaşın.
  • Dolap

İngilizce mobilya terimleri arasında muhtemelen en kafa karıştırıcısı dolap, çünkü farklı dolap çeşitleri için farklı İngilizce mobilya isimleri bulunuyor. Bunun üstüne bir de Türkiye ile İngilizce konuşulan ülkelerin kültür farklılıkları eklenince durum iyice kafa karıştırıcı olabiliyor. Fakat endişelenmeyin, biz hepsini adım adım açıklayacağız!

Öncelikle “dolap” için kullanılan en genel kelimeden bahsedelim. İçinde eşya saklanabilen her türlü büyük ve kapaklı mobilyaya İngilizcede “cabinet” diyebilirsiniz.

“Dolap” için kullanılabilen bir diğer kelime de “cupboard”. İngilizceyi ana dili olarak konuşan bazı insanlar, bu kelimeyi öncelikli olarak bardak, tabak gibi eşyaların saklandığı dolaplar için kullanmayı tercih eder. Kelimeyi “cup (fincan) – board” şeklinde bölerek bunu aklınızda tutabilirsiniz!

Örnek: He stores his towels in a cabinet in the bathroom. (Havlularını banyodaki bir dolapta saklıyor.)

Örnek: My grandmother keeps her special plates in a cupboard in the living room. (Büyükannem, özel tabaklarını oturma odasındaki bir dolapta tutuyor.)

  • Gardırop

Gardırop ise bildiğimiz üzere öncelikli olarak giysilerimizi sakladığımız dolap çeşidine verdiğimiz isim. İngilizce mobilya isimlerinde bu kelimenin karşılığı ise “wardrobe” şeklinde. Aslında Türkçesine de epey benziyor; yalnızca “g” yerine “w” diyoruz gibi!

Büyük ve biraz daha süslü gardıroplar için kullanılan bir İngilizce mobilya terimi de mevcut. Bu kelime ise “armoire”. “Armoire” kelimesi aynı zamanda İngilizce telaffuzu zor kelimeler arasında, çünkü yazılışından anlaşılmasa da “armuar” diye okunuyor! 

Son olarak, Türkiye’de fazla görmediğimiz ama İngilizce mobilya isimleri arasında epey yaygın kullanılan bir dolap çeşidinden bahsedelim. Özellikle de Amerika’da bazı evlerde, kıyafet gibi eşyaların saklanması için oda benzeri, duvara gömülü kısımlar bulunabiliyor. Bu yapıya ise “closet” adı veriliyor.

Örnek: My wardrobe is full of old clothes! (Gardırobum eski kıyafetlerle dolu!)

Örnek: They hired a carpenter to build an expensive armoire for them. (Onlara pahalı bir gardırop inşa etmesi için bir marangoz tuttular.)

Örnek: In the US, many children’s rooms have closets in them. (ABD’de birçok çocuk odasında kıyafet bölmesi bulunuyor.)

  • Çekmece

Dolap demişken, çekmeceden bahsetmeyi de unutmayalım. Çekmecenin İngilizcesi, “drawer” şeklinde. Kıyafet saklamak için tasarlanan çekmece dolabı için de İngilizce mobilya isimleri arasında özel bir kelime var. Bu kelime, “dresser”.

Örnek: The socks are in the top drawer of the dresser. (Çoraplar, çekmece dolabının en üst çekmecesinde.)

  • Raf

Bir şeyler saklamaya yarayan mobilyalardan devam edip, rafın İngilizcesini de söyleyelim. İngilizce mobilya terimlerinde rafın karşılığı, “shelf” şeklinde. 

Rafın üstüne konulan eşyaya göre bu kelimeyi değiştirebiliyoruz. Örneğin “kitap rafı” demek için “bookshelf” dememiz yeterli!

Örnek: We keep our spices on a shelf in the kitchen. (Baharatlarımızı mutfaktaki bir rafın üstünde tutuyoruz.)

  • Kitaplık

Kitap sevgisi olan öğrencilerin mutlaka bilmesi gereken bir İngilizce mobilya terimi de kitaplık. Kitaplığın İngilizcesi, “bookcase” şeklinde.

Örnek: There are many novels in my bookcase. (Kitaplığımda birçok roman var.)

  • Puf

İngilizce mobilya isimleri listemizi, birazcık sürpriz olabilecek bir kelimeyle bitirelim. Bu isim bize bir yerlerden tanıdık gelecek: Ayaklarımızı uzattığımız pufun İngilizcedeki karşılığı, “ottoman”!

Evet, yanlış görmediniz, İngilizcede puf demek için “Osmanlı” anlamına gelen “ottoman” kelimesini kullanıyoruz! Bunun sebebi de puf dediğimiz mobilyanın dünyaya Osmanlı İmparatorluğu’ndan yayılmış olması.

Örnek: He finally rested his feet on the ottoman after an exhausting day. (Yorucu bir günden sonra nihayet ayaklarını pufun üstünde dinlendirdi.)

İngilizce mobilya isimleri: Hikaye

İşte mutlaka bilmemiz gereken İngilizce mobilya terimleri bunlardı. Şimdi de öğrendiklerimizi pekiştirmek için kısa bir hikaye okuyalım! Tüm kelimeleri anlayabilecek miyiz?

In a small, cozy apartment, there was a young girl named Lily. Lily loved her apartment because it was filled with her favorite furniture.

Every morning, Lily would wake up in her comfortable bed. Next to her bed was a small nightstand with a painting of a sunny beach hanging above it. She loved looking at the painting because it made her feel happy.

After getting out of bed, Lily would sit in her favorite armchair by the window and read a book. The armchair was soft and perfect for reading. Next to the armchair was a tall bookcase filled with colorful books.

In the living room, there was a big sofa. Sometimes, Lily would invite her friends over, and they would all sit on the sofa and watch movies together. In front of the sofa was a low coffee table where they placed their snacks and drinks.

Lily also had a small desk in her bedroom where she did her homework. The desk had a comfortable chair that helped her sit properly while studying.

In the corner of her room was a wardrobe where she kept all her clothes. Next to the wardrobe, there was a cabinet where she stored her school supplies and some toys.

One sunny Saturday, Lily decided to clean her apartment. She dusted the shelf above her bed, organized the books in her bookcase, and wiped down the coffee table in the living room. She even arranged the cushions on the sofa neatly.

By the end of the day, her apartment was tidy and clean. Lily felt proud of her work and sat back in her armchair to read a new book from her bookcase. She was happy to have such a lovely home filled with her favorite furniture.

İngilizce mobilya isimleri: Sıkça sorulan sorular

İşte İngilizce mobilya terimleri hakkında sıkça sorulan sorular ve cevapları!

İngilizce ev eşyaları nasıl denir?

İngilizce ev eşyaları demek için “household objects”, mobilya demek için “furniture” kelimelerini kullanabiliriz.

İngilizce masa ne demek?

İngilizce masa, “table” demektir.

Mobilyanın ingilizcesi ne?

Mobilyanın İngilizcesi “furniture”dur. 

Tahta masa ingilizce nasıl yazılır?

İngilizce tahta masa demek için “wooden table” ifadesini kullanabilirsiniz.

Kapı ingilizce nasıl yazılır?

“Kapı” İngilizcede “door” demektir.

İngilizce mobilya isimleri: Test!

İngilizce mobilya isimlerini bolca örnekle öğrenip pekiştirici hikayemizi okuduk. Şimdi de kendimizi sınama zamanı! Bakalım bilgi testimizde kaç soruyu doğru yapacaksınız?

I have to wait a few minutes before I can get out of my __ after I wake up.
There weren’t enough ___ so some people had to sit on the floor.
He spent a lot of money on ___ after buying a house.
I had to get rid of my old clothes to make space in my ___.
You can lie down on the ___ and relax while watching TV.
I need a new ___ to store all my books.
I found an old photo album in the bottom ___ of the dresser.
There is a beautiful ___ hanging above the fireplace.
We need a bigger ___ in the kitchen to fit all the dishes.
My dad works from home at his ___ in the study.
Yanıtlara Bak

Novakid’le tanışın!

İngilizcede etrafımızda bulunan nesnelerden bahsedebilmek için kelime karşılıklarını bilmemiz gerekiyor. Ancak elbette yabancı dil öğrenmek yalnızca kelime ezberlemekten ibaret değil. Gerçekten kendimizden emin şekilde konuşabilmek için dili yaşamalıyız. Novakid’de online İngilizce derslerimizde çocuklara tam da bu fırsatı sunuyoruz. Siz de çocuğunuzun severek yabancı dil öğrenmesini isterseniz ücretsiz deneme dersinizi şimdi alın!

Rate this post

Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You might also like
Choose a language
Down arrow icon
Russia Global English Czech Republic Italy Portugal Brazil Romania Japan South Korea Spain Chile Argentina Slovakia Turkey Poland Israel Greece Malaysia Indonesia Hungary France Germany Global العربية Norway India India-en Netherlands Sweden Denmark Finland
Cookie icon
Web sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Siteye giriş yaparak çerezleri tarayıcınıza kaydetmeyi kabul ediyorsunuz.