- İngilizcenin karışık tarihçesi ve bunun dil üzerindeki etkisi
- Zamanla yazılı dilin sabit kalırken telaffuzun değişmesi
- İngilizce telaffuz nasıl geliştirilir?
- Novakid’le tanışın!
- İngilizce, okunduğu gibi yazılan Türkçenin aksine yazıldığı gibi telaffuz edilmez.
- İngilizce telaffuzun farklı olmasının sebeplerinden biri, dilin tarihçesinin karışıklığından kaynaklanır.
- Daha önce okunuşu yazılışına yakın olan kelimelerin yazılışı sabit kalırken telaffuzu zamanla değişime uğramış ve günümüzdeki fark ortaya çıkmıştır.
- Kulak aşinalığı kazandıran doğru pratiklerle İngilizce telaffuz rahatlıkla öğrenilebilir.
“İngilizce öğrenirken öğrencilerin en çok zorlandığı noktalardan biri kelimelerin telaffuzunu tahmin etmektir, çünkü İngilizcede kelimelerin telaffuzu genellikle yazılışından çok daha farklıdır. Bazı kelimelerin telaffuzu kulak yatkınlığı ile doğru bilinse de, istisnalar oldukça fazladır ve bunları bilmek dile hakim olmak için gereklidir.” – Novakid öğretmeni Ali Sullivan
İngilizce öğrenirken bir kelimenin başka bir kelimeden yola çıkarak benzer şekilde telaffuz edildiğini tahmin edip yanıldığınız oldu mu? Eğer cevabınız evetse yalnız değilsiniz, bu İngilizce öğrenen çoğu kişinin başına gelmiştir. Bazen “c” harfinin “s” sesi ile mi yoksa “k” sesi ile mi okunması gerektiğinden emin olamayız, “i” harfinin nasıl okunduğundan emin olamadığımız gibi.
Türkçe öğrenirken insanların sahip olduğu bir avantaj, Türkçenin yazıldığı gibi okunduğu bir dil olmasından dolayı kelimelerin anlamlarına ek olarak telaffuzlarını da öğrenmek zorunda olmamalarıdır. Bu kolaylık gerçekten öğrencilere dili öğrenme sürecinde zaman kazandırır. Ancak aynı şeyi İngilizce için söylemek mümkün değildir. İngilizce yalnızca yazıldığı gibi okunan bir dil olmamakla kalmaz. Aynı zamanda telaffuz kurallarının geçerli olmadığı birçok noktaya sahip bir dildir.
İngilizce telaffuz, bu nedenle öğrencilerin dili öğrenirken sık sık hüsrana uğramalarına ve motivasyonlarını kaybetmelerine sebep olur. İngilizce yazılışın ve okunuşun arasındaki farkların sebeplerini öğrenmek ve üzerinde doğru pratikleri yapmak, bu sorunun üstesinden gelmemize yardım edecektir. Öyleyse gelin İngilizcenin tarihçesine bir bakış atalım.
İngilizcenin karışık tarihçesi ve bunun dil üzerindeki etkisi
İngilizcenin kökenlerine gitmek için Birleşik Krallık’ın tarihi hakkında yüzeysel bir şekilde bilgi sahibi olmamız gerekiyor.
Bir ada ülkesi olan Birleşik Krallık, tarih boyunca farklı bölgelerden gelen ve farklı dillere sahip olan insanların bir araya gelip kültürlerini sentezleyerek yaşadığı bir yer olmuştur. Bu kültürel sentez sürecinde dil de harmanlanmış, ve sonuç olarak günümüz İngilizcesi ortaya çıkmıştır.
İlk olarak Kelt kelimelerin girdiği İngilizceye zamanla Yunanca, Roma İmparatorluğu’nun bölgeye gelmesinin ve böylece Roma kültürünün adaya ulaşmasının etkisiyle Latince, ve coğrafi konum olarak yakın olduğundan dolayı yüzyıllar süren etkileşim ve nesiller süren evlilik ilişkilerinden doğan akrabalık aracılığıyla Fransızca başta olmak üzere birçok dilden kelimeler girmiş, ve İngilizcenin değişken telaffuzlu bir dil olmasına sebep olmuşlardır.
Örneğin “ballet” (bale) kelimesi Fransızca kökenlidir ve İngilizce telaffuzunda, Fransızca telaffuzunda olduğu gibi sondaki “t” sesi okunmaz. Bu bir İngilizce telaffuz kuralı değildir, ancak kelime Fransızca kökenli olduğu için İngilizceye bu şekilde yerleşmiştir. Aynı şekilde “debut” (ilk çıkış) kelimesi Fransızca kökenli olduğundan dolayı sondaki “t” sesi okunmaz. Bu kelimelerdeki gibi Fransızca kökenli kelimeler, İngilizce sessiz harflerin okunmadığı kelimelerin çoğunluğunu oluşturur.
Latince örnek olarak ise “action” (aksiyon) kelimesi örnek gösterilebilir. Normalde “t” sesi İngilizcede sessiz değilken, bu kelime Latinceden Fransızca aracılığıyla alındığı için kelime yazıldığı gibi okunmamaya başlamıştır.
Zamanla yazılı dilin sabit kalırken telaffuzun değişmesi
İngilizce yazılışın okunuştan farklı olmasının diğer sebebi de kelimelerin yazılış şekli olduğu gibi kalırken telaffuzunun zamanla değişime uğramış olmasıdır. Örneğin, “knife” (bıçak) kelimesi önceden yazıldığı gibi okunurken, zamanla “k” sesi sessizleşmiş ve “i” sesi “lift” (kaldırmak, asansör) kelimesindeki gibi okunmaya başlamıştır. Bu değişimin sebebi olarak henüz ortak kabul gören bir İngilizcenin eksikliğinden dolayı, farklı şivelerin yaygınlık kazanarak kelimelerin okunuşunu etkilemesi gösterilebilir.
Sonuç olarak, İngilizce telaffuz öğrenciler için öğrenme sürecini zorlaştırmaktadır ve bu süreçte İngilizce telaffuz kuralları yetersiz kalmaktadır. Peki telaffuzu nasıl geliştirebiliriz? Gelin birlikte öğrenelim.
İngilizce telaffuz nasıl geliştirilir?
İngilizce telaffuz her ne kadar zorlayıcı olsa da doğru ve istikrarlı çalışmayla üstesinden gelmesi imkansız değil.
İngilizce telaffuzu doğru bir şekilde öğrenmek isteyen kişinin öncelikle kulaklarını eğitmesi gerekir, çünkü telaffuz öğrenmek dersle sınırlı kalmaz, hayatımızın her alanında öğrenmeye açık olmamız gerekir. İster günlük hayatta tanıştığımız yabancı biri olsun ister internette ilgimizi çeken bir video… İngilizce telaffuz becerilerimizi geliştirmek için karşımıza sayısız fırsat çıkar. Bu fırsatları değerlendirebilmek için daima duyduklarımıza dikkat etmemiz gerekir, çünkü ancak böyle bir istikrarlı aktif dinleme çalışmalarının sonunda kulak aşinalığı sayesinde telaffuzda ustalaşmaya başlayabiliriz.
İngilizce telaffuz becerilerimizi aynı zamanda derste dinleme pratiği yaparken konuşan kişinin ağız hareketlerini takip ederek de geliştirebiliriz. Hatta öğretmenin ağız hareketlerini abartarak anlaşılır bir şekilde göstermesi ve bizim onu taklit etmemiz öğrenme sürecimize en çok faydası olacak yöntemler arasındadır.
Tek başımızayken yapabileceğimiz alıştırmalardan biri ses kayıt yöntemidir. Bu alıştırma için önce bir metin -mümkünse ağırlıklı olarak telaffuz etmekte zorlandığımız seslerden oluşan- seçmemiz gerekir. Daha sonra herhangi bir elektronik cihazın ses kayıt özelliği ile kendi sesimizi kaydedip o metni okuruz. Ardından ses kaydını dinler, yanlış telaffuz ettiğimiz yerleri tespit eder ve nasıl gelişebileceğimize dair fikir yürütürüz. “Bunun için ses kaydına ihtiyacım yok,” diye düşünebilirsiniz, ancak insanın konuşurken kendinden ne kadar habersiz olduğunu bilseniz şaşırırsınız!
Benzer bir yöntem olarak bir video seçip (daha hızlı öğrenebilmeniz için ilgi alanınızla ilgili bir video çok daha iyi olur) onun transkriptini bularak videoyu izlerken söylenen kelimeleri takip edebilirsiniz. Bu yalnızca telaffuzunu geliştirmekle kalmaz, dinleme becerilerinizi ve kelime bilginizi de artırır.
Gördüğünüz gibi, İngilizce, tarihçesinden dolayı eskiden çoğunlukla yazıldığı gibi okunan bir dilken yazıldığından çok daha farklı okunan bir dile dönüşmüştür ancak bu İngilizceyi doğru telaffuz etmeyi öğrenmenin önünde engel değildir. Doğru çalışma ve azimle pratikle her şey öğrenilebilir!
Novakid’le tanışın!
İngilizce anlıyor ama konuşurken kelimeleri doğru telaffuz etmekte zorlandığınız için anlaşılmamaktan korkuyor musunuz? Yalnız değilsiniz. Novakid’in deneyimli öğretmenleri ile konuşma dersleri alın ve hem telaffuzunuzu hem de konuşma becerilerinizi geliştirin! Deneme dersine erişmek için tıklayın.









