“Present perfect” ve “past perfect” konu anlatımıyla aralarındaki farkı anlayalım!
- “Present perfect tense” konu anlatımı
- “Past perfect tense” konu anlatımı
- “Present perfect tense” ve “past perfect tense” farkı
- “Past perfect tense” ve “present perfect tense” testi!
- Novakid’le tanışın!
- “Present perfect”, geçmişte olup etkisi şu ana uzanan durumları anlatmak için kullanılır.
- “Past perfect”, geçmişte iki olaydan daha önce gerçekleşen eylemi belirtir.
- Her iki tense de V3 (past participle) kullanır fakat zaman bağlantıları farklıdır.
- “Present perfect” deneyimler ve süregelen durumlarda kullanılırken, “past perfect” geçmiş neden–sonuç ilişkilerini vurgular.
“Öğrencilerim ‘present perfect’ ve ‘past perfect’ arasındaki farkı öğrendiklerinde, geçmiş olayları anlatırken çok daha doğru cümleler kurmaya başlıyorlar.” – Novakid öğretmeni Ali Sullivan
İngilizce öğrenenlerin en çok karıştırdığı konulardan biri “present perfect” ve “past perfect” zamanları. Her ikisi de geçmişle bağlantılı olsa da kullanım amaçları, zamandaki yerleri ve cümle içindeki işlevleri birbirinden farklı.
Bu içerikte “present perfect tense” konu anlatımı, “past perfect tense” nedir, nasıl kullanılır, hangi durumlarda tercih edilir adım adım öğreneceksiniz. Buna ek olarak, kullanım tablosu ve sonunda bilgini ölçebileceğin kısa bir test sizi bekliyor. Şimdi “present perfect tense” konu anlatımıyla başlayalım!
“Present perfect tense” konu anlatımı
“Present perfect tense”, geçmişte gerçekleşen bir olayın şu anla bağlantısını anlatmak için kullanılıyor. Yani eylem geçmişte başladı ama etkisi, sonucu ya da önemi hâlâ devam ediyor olabilir. Bu kip, İngilizcede genellikle deneyimlerde, sonucu önemli olan eylemlerde ve devam eden durumlarda tercih ediliyor.
“Present perfect tense” yapısı oldukça basit: have/has + V3 (fiilin üçüncü hâli)
✅I/you/we/they → have + V3
- Örnek: They have finished the project. (Projeyi bitirdiler.)
✅He/she/it → has + V3
- Örnek: She has cleaned her room. (Odasını temizledi.)
Olumsuz cümle yapısı: have/has + not + V3
- Örnek: I have not (haven’t) finished my homework. (Ödevimi bitirmedim.)
- Örnek: He has not (hasn’t) called me today. (Bugün beni aramadı.)
Soru cümlesi yapısı: Have/Has + özne + V3 … ?
- Örnek: Have you seen my bag? (Çantamı gördün mü?)
- Örnek: Has she done her project? (Projesini yaptı mı?)
“Present perfect tense”in kullanıldığı yerler
“Present perfect tense”, farklı durumlarda kullanılabiliyor:
1. Hayat deneyimleri anlatılırken: Bir şeyi hayatında en az bir kez yapıp yapmadığını söylemek için kullanılır. Ne zaman olduğundan bahsetmeye gerek yoktur.
- Örnek: I have visited Paris. (Paris’e gittim/Paris’te bulundum.)
- Örnek: She has tried sushi before. (Daha önce suşi denedi.)
2. Etkisi devam eden eylemlerde: Eylem geçmişte oldu ama etkisi şu anda görülüyor.
- Örnek: I have lost my keys. (Anahtarlarımı kaybettim.) → Şu an bulamıyorum.
- Örnek: He has broken his arm. (Kolunu kırdı.) → Şu an alçıda.
3. Geçmişte başlayıp hâlâ devam eden durumlarda: Bir durumun ne kadar süredir devam ettiğini anlatmak için “for” ve “since” ile kullanılır.
- Örnek: They have lived here for 5 years. (5 yıldır burada yaşıyorlar.) → Hâlâ yaşıyorlar.
- Örnek: She has worked here since 2020. (2020’den beri burada çalışıyor.) → Hâlâ çalışıyor.
“Present perfect tense” ile sık kullanılan zaman zarfları:
“Present perfect tense” ile kullanılan birçok zaman zarfı bulunuyor. Haydi öğrenelim!
Already (çoktan)
- Örnek: I have already eaten. (Çoktan yedim.)
Yet (henüz)
- Örnek: She hasn’t finished her homework yet. (Ödevini henüz bitirmedi.)
Just (az önce, sadece)
- Örnek: He has just arrived. (Az önce geldi.)
Ever (hiç)
- Örnek: Have you ever been to Italy? (Hiç İtalya’ya gittin mi?)
Never (hiç)
- Örnek: I have never tried sushi. (Hiç suşi denemedim.)
Recently (son zamanlarda, yakınlarda)
- Örnek: They have visited us recently. (Son zamanlarda bizi ziyaret ettiler.)
Lately (son zamanlarda, yakınlarda)
- Örnek: I have felt tired lately. (Son günlerde yorgun hissediyorum.)
“Past perfect tense” konu anlatımı
“Past perfect tense”, geçmişte iki olay olduğunda bunlardan daha erken gerçekleşeni göstermek için kullanılıyor. Bir cümlede “past perfect” varsa, o olay her zaman ilk gerçekleşen olaydır. “Simple past” olan ise sonrakidir.
İngilizcede eylemlerin zamanını belirlemek için kullanılan zaman kalıplarından biri, “past participle” fiiller, yani fiilin 3. hâli. Bu kalıp, fiil köküne “-ed” eklenerek veya belirli fiillerde değişiklikler yapılarak oluşturuluyor.
“Past participle” fiillerin kullanımıyla ilgili aşağıdaki bilgiler önemli:
- Geçmiş zaman kalıplarında sıkça kullanılır.
- Geçmiş zaman kalıplarında yardımcı fiillerle birlikte kullanılarak farklı anlamlar oluşturulabilir.
- Edilgen (passive) cümlelerin oluşturulmasında da kullanılır. Edilgen cümlelerde, eylemi yapan kişi yerine eylem kendisi öne çıkar.
- İngilizce dilindeki “past participle” fiillerinin bir kısmı düzenli bir şekilde oluşurken, bazı fiillerin “past participle” hâlleri düzensizdir.
Olumlu “past perfect tense” yapısı: had + V3
- Örnek: She had finished the book before the class started. (Ders başlamadan önce kitabı bitirmişti.)
Olumsuz cümle yapısı: had not (hadn’t) + V3
- Örnek: They hadn’t eaten anything before they left home. (Evden çıkmadan önce hiçbir şey yememişlerdi.)
Soru cümlesi yapısı: Had + özne + V3 … ?
- Örnek: Had he studied for the test? (Sınava çalışmış mıydı?)
“Past perfect tense”in kullanıldığı yerler
“Past perfect tense” kipinin nerelerde kullanıldığına göz atalım:
1. Geçmişte bir olaydan önce gerçekleşen başka bir olayı anlatırken: “Past perfect tense”, geçmişte iki olay olduğunda daha önce olanı belirtmek için kullanılır.
- Örnek: She had left the house before it started to rain. (Yağmur başlamadan önce evden çıkmıştı.)
- Örnek: They had finished dinner when the guests arrived. (Misafirler geldiğinde yemeği bitirmişlerdi.)
2. Geçmişte bir durumun sonucunu göstermek için: Bir olayın geçmişte başka bir olaya nasıl zemin hazırladığını anlatır.
- Örnek: He was tired because he had worked all day. (Bütün gün çalıştığı için yorgundu.)
- Örnek: She failed the test because she hadn’t studied enough. (Yeterince çalışmadığı için sınavdan kaldı.)
“Past simple” ve “past perfect” arasındaki farkı anlattığımız içeriğimize göz atabilirsiniz.
“Past perfect tense” ile sık kullanılan zaman zarfları
“Past perfect tense” ile kullanılan zaman zarflarını öğrenmeye hazır mısınız?
Before (…meden önce)
- Örnek: She had left the house before it started to rain. (Yağmur başlamadan önce evden çıkmıştı.)
After (…dikten sonra)
- Örnek: They went home after the match had ended. (Maç bittikten sonra eve gittiler.)
By the time (…dığı zamana kadar)
- Örnek: By the time we arrived, the movie had already begun. (Biz vardığımızda film çoktan başlamıştı.)
When (…dığı zaman)
- Örnek: When he arrived, I had already finished the work. (O geldiğinde ben işi çoktan bitirmiştim.)
Already (çoktan – geçmişte başka bir olaydan önce)
- Örnek: She had already eaten when I called her. (Aradığımda çoktan yemek yemişti.)
Just (henüz/az önce – geçmişte başka bir olaydan hemen önce)
- Örnek: The train had just left when we reached the station. (İstasyona vardığımızda tren henüz gitmişti.)
Never (hiç – geçmişte o ana kadar hiç olmamış bir şey)
- Örnek: I had never seen snow before that day. (O günden önce hiç kar görmemiştim.)
“Present perfect tense” ve “past perfect tense” farkı
“Past perfect tense” ve “present perfect tense” konu anlatımına değindiğimize göre şimdi bu iki zamanın farklarını net bir şekilde ortaya koyma sırası!
- Zaman farkı
“Present perfect”: Geçmişte gerçekleşen bir olayın şu anla bağlantısını anlatır.
- Örnek: I have lost my keys. (Anahtarlarımı kaybettim.) → Şu an hâlâ bulamıyorum.
“Past perfect”: Geçmişteki iki olaydan daha önce olanı anlatır.
- Örnek: I had lost my keys before I found them. (Anahtarlarımı bulmadan önce kayıptı.) → Bulmadan önce kaybetmiştim.
2. Kullanım amacı farkı
“Present perfect”: Deneyimler, sonucu şimdi görülen olaylar, devam eden durumlar…
- Örnek: She has visited Rome twice. (Roma’yı iki kez ziyaret etti.)
“Past perfect”: geçmişte başka bir olaydan daha önce olan şeyler, geçmiş neden–sonuç ilişkileri…
- Örnek: She had visited Rome twice before she moved there. (Oraya taşınmadan önce Roma’yı iki kez ziyaret etmişti.)
“Past perfect tense” ve “present perfect tense”: Karşılaştırma tablosu
| Özellik | Present perfect tense | Past perfect tense |
| Zaman bağlantısı | Geçmiş + şimdi | Geçmişte iki olay |
| Olumlu yapı | have/has + V3 | had + V3 |
| Olumsuz yapı | haven’t/hasn’t + V3 | hadn’t + V3 |
| Soru yapısı | Have/has + özne + V3 | Had + özne + V3 |
| Kullanım amacı | Geçmişte gerçekleşen bir olayın şu anla bağlantısını anlatmak için kullanılır. | Bir eylemin belirli bir zaman öncesinde gerçekleşen başka bir eylemden önce olduğunu ifade etmek için kullanılır. |
| Zaman | Etki şu ana uzanır. | Sadece geçmişte geçer. |
| Örnek | I have finished my homework. (Ödevimi bitirdim.) | I had finished my homework before dinner. (Akşam yemeğinden önce ödevimi bitirmiştim.) |
“Past perfect tense” ve “present perfect tense” testi!
“Past perfect” ile “present perfect” konu anlatımını, farkları öğrendiğinize göre mini bir bilgi testiyle kendinizi sınayabilirsiniz!
Novakid’le tanışın!
Çocukların “present perfect tense” ve “past perfect tense” gibi gramer konularını kitaplara ve kurallara gömülmeden, İngilizceyi doğal bir şekilde konuşarak anlaması için Novakid’de uzman öğretmenlerimizle özel İngilizce dersleri veriyoruz.
Siz de Novakid’in eğlenceli ve iletişim odaklı yöntemlerini keşfetmek isterseniz, çocuklar için İngilizce derslerine göz atabilir, ilk deneme dersinizi ücretsiz alabilirsiniz.
Ayrıca bire bir derslerimizde uyguladığımız etkili yöntemimize aşağıdaki videodan ulaşabilirsiniz: