İngilizcede “probably”, “maybe” ve “perhaps” kelimeleri ne anlama gelir, aralarındaki farklar nelerdir?
- “Probably” ne demek, nasıl kullanılır?
- “Maybe” ne demek, nasıl kullanılır?
- “Perhaps” ne demek, nasıl kullanılır?
- “Probably”, “maybe” ve “perhaps” kelimelerinin farkları
- Probably, maybe ve perhaps farkı: Test
- Novakid’le tanışın!
- “Probably”, bir şeyin olma ihtimalinin yüksek (%70–80 civarında) olduğunu gösterir; “muhtemelen” anlamına gelir.
- “Maybe” ve “perhaps”, olasılığın daha düşük (%50 civarında) olduğu durumlarda kullanılır ve “belki” anlamına gelir.
- “Maybe” günlük ve gayriresmi konuşmalarda yaygındır; “perhaps” ise daha resmi, kibar veya İngiliz İngilizcesine özgü bir tondadır.
- “Probably” genellikle fiilden önce, “to be” veya yardımcı fiillerden sonra gelir; “maybe” ve “perhaps” ise cümlenin başında, ortasında veya sonunda yer alabilir.
Novakid öğretmeni Ali Sullivan, İngilizce öğrencilerinin “probably”, “maybe” ve “perhaps” kelimelerini karıştırdığını fark edince şu yorumu yapıyor:
“Öğrencilerin sık sık bu kelimeleri birbiriyle karıştırdığını fark ediyorum. Aslında biraz düşününce aralarındaki farkı anlamak hiç de zor değil. Bu kelimeleri doğru kullanmak için bahsettiğimiz şeyin gerçekleşme ihtimaline ve bazen de konuşmada nasıl bir ton sağlamak istediğimize dikkat etmemiz gerekiyor.”
Bu yazıda öğretmenimizin bu tavsiyesinden yola çıkarak hep birlikte “probably”, “maybe” ve “perhaps” kelimelerinin anlamlarını öğrenecek, böylece aralarındaki farkı da net bir şekilde anlayacağız. Öğrenmeye başlayalım!
“Probably” ne demek, nasıl kullanılır?
“Probably” kelimesi İngilizcede “muhtemelen” anlamına geliyor. Mantığı da Türkçedeki “muhtemelen” kelimesiyle tamamen aynı.
Bahsettiğimiz olayın %50’den yüksek bir ihtimalle, hatta belki %70-80 gibi ihtimallerle gerçekleşeceğine ya da doğru olduğuna inanıyorsak bu kelimeyi kullanabiliriz. Ancak eğer olay kesinlikle gerçekleşecekse “probably” kelimesini kullanmayız.
Diğer bir deyişle “probably” kelimesini kullanmak, “Dediğim şeyin gerçekleşeceğine ya da doğru olduğuna inanıyorum, ama çok yüksek olmasa da gerçekleşmeme ihtimali de var.” düşüncesini ifade etmemize yarıyor.
Dilbilgisi açısından “probably” kelimesi genelde ana fiilden hemen önce, “to be” fiilinden ya da yardımcı fiillerden (auxiliary verbs) ise hemen sonra geliyor.
“Probably” kelimesini sadece fiillerle değil, sıfatlarla ve isimlerle de kullanabiliyoruz (Tıpkı Türkçede “Fiyatı muhtemelen pahalıdır.” ya da “Kapıdaki muhtemelen Ali’dir.” derkenki gibi.). Bu durumlarda da kelime sıfatlardan ve article’lardan (a/an/the) önce geliyor.
Bu kelime, aynı zamanda prepositional phrase (edat tümleci) yapılarıyla da kullanılabiliyor. Böyle olduğunda “probably”, tümleçteki preposition (edat) ne ise ondan hemen önce geliyor.
“Probably” kelimesini içeren bazı örnek cümleler şu şekilde:
Örnek: She will probably arrive before dinner. (Muhtemelen akşam yemeğinden önce gelecek.)
Örnek: The weather forecast says it will probably rain tomorrow. (Hava tahmini yarın muhtemelen yağmur yağacağını söylüyor.)
Örnek: I’m probably going to study engineering at university. (Muhtemelen üniversitede mühendislik okuyacağım.)
Örnek: He’s probably the best player on the team. (Muhtemelen takımdaki en iyi oyuncu o.)
Örnek: We’ll probably need to leave early to avoid traffic. (Trafikten kaçmak için muhtemelen erken çıkmamız gerekecek.)
Örnek: They probably forgot about the meeting. (Muhtemelen toplantıyı unuttular.)
Örnek: She’s probably tired after such a long day. (Böylesine uzun bir günden sonra muhtemelen yorgundur.)
Örnek: He is probably at home right now. (Şu an muhtemelen evdedir.)
Tüm bunların yanı sıra “probably” kelimesi bazen vurgu amacıyla cümlenin farklı yerlerinde de görülebiliyor.
Örneğin bazı cümlelerde “probably”, yardımcı fiillerden hemen önce gelebilir. Bu durumda sanki bize sorulan bir soruya cevap veriyormuş gibi bir vurgu yapmış oluruz.
Örnek: I probably can finish my homework before the deadline. (Ödevimi teslim tarihinden önce muhtemelen bitirebilirim.)
Mesela yukarıdaki cümle, sanki birisi “Ödevini teslim tarihinden önce bitirebilecek misin?” diye sormuş da onu cevaplıyormuşuz gibi algılanacaktır.
Bazen de “probably” kelimesini cümlenin en sonunda görürüz. Konuşmacılar bunu çoğu zaman “Az önce dediğimden tamamen emin değilim, ama yüksek bir ihtimal söz konusu.” mesajını vermek için yapar.
Örnek: I’ll call them tomorrow, probably. (Onları yarın ararım, muhtemelen.)
Cümlenin başında “probably” görmeyi ise pek beklemeyiz. Başlı başına yanlış olmasa da birçok konuşmacı bunu biraz tuhaf bulacaktır.
“Maybe” ne demek, nasıl kullanılır?
“Maybe” ifadesi, İngilizcede “belki” anlamına geliyor. İlk bakışta “muhtemelen” ile aynıymış gibi gelse de aslında bazı farklardan dolayı bu kelimeyle “probably” kelimesi birbirinin yerine kullanılamıyor.
Bu farklardan birincisi, bahsettiğimiz şeyin gerçekleşme ya da doğru olma ihtimaliyle alakalı. “Muhtemelen” anlamına gelen “probably” yerine “belki” demek olan “maybe” kelimesini kullandığımızda kendimizden çok da emin olmayız. Yani dediğimizin doğru olma ihtimali %50’ye yakındır.
Bir diğer fark da “maybe” kelimesinin cümlede geldiği yer. Aslında bu kelimeyi cümlenin başında da, ortasında da, en sonunda da görebiliriz; fakat “probably”nin aksine özellikle de cümlenin (ya da yan cümlenin) en başında “maybe” kelimesini görme şansımız çok daha yüksek.
Buna ek olarak “maybe” kelimesinin günlük hayatta sadece kesinlik belirtmek için değil, evet/hayır sorularına ya da tekliflere cevap verirken de sıkça kullanıldığını söyleyebiliriz. Tahmin edebileceğiniz üzere kararsız kaldığımız, kendimizden çok da emin olmadan “olabilir” diyebileceğimiz soruları “maybe” diyerek yanıtlayabiliriz.
Örnek: Maybe I’ll go to the gym after work. (Belki işten sonra spor salonuna giderim.)
Örnek: We could maybe watch a movie tonight. (Bu gece belki film izleyebiliriz.)
Örnek: Maybe she’s stuck in traffic. (Belki trafikte sıkıştı.)
Örnek: He said maybe he would join us for lunch. (Öğle yemeğinde belki bize katılacağını söyledi.)
Örnek: I’m thinking maybe we should leave earlier. (Belki daha erken çıkmalıyız diye düşünüyorum.)
Örnek: Are you coming to the concert? Maybe. (Konsere geliyor musun? Belki.)
Örnek: Should we order pizza? Maybe, I’m not very hungry. (Pizza söylesek mi? Belki, çok aç değilim.)
Bunların yanı sıra “maybe” kelimesi, İngilizcede kibar cümleler kurmak için de işimize yarayabiliyor. Birine tavsiye verirken emir veriyormuş gibi hissettirmek istemiyorsak cümleyi “Maybe you should…” ya da “Maybe you could…” kalıbıyla kibarlaştırabiliriz.
Örnek: Maybe you could try asking your teacher. (Öğretmenine sormayı deneyebilirsin belki.)
Örnek: Maybe you should call her and apologize. (Belki de onu arayıp özür dilemelisin.)
Yukarıdaki cümleler “You should try asking your teacher.” ya da “You should call her and apologize.” demenin biraz daha kibar bir yolu olarak algılanabilir.
“Perhaps” ne demek, nasıl kullanılır?
“Perhaps” kelimesi, İngilizcede “belki” anlamına gelen başka bir ifade. Anlam bakımından “maybe” ile tamamen aynılar, fakat bu iki kelime kullanım alanları açısından birbirinden ayrılıyor.
“Perhaps” kelimesini “maybe” kelimesinin daha resmi, hatta belki “daha eski” bir hali gibi düşünebiliriz. “Maybe” kelimesi gayriresmi konuşmalarda sık karşımıza çıkarken resmi yazışmalarda, kibar konuşmalarda ve İngiliz İngilizcesinde “perhaps” biraz daha yaygın olabilir.
Tekrardan hatırlatalım: “Maybe” ile eş anlamlı oldukları için “perhaps” kelimesinin ifade ettiği kesinlik seviyesi de %50 civarlarında. Fakat bu kelime daha resmi bir tona sahip olduğu için biraz daha temkinli, mesafeli bir “maybe” gibi de algılanabilir.
Örnek: Perhaps we should reconsider this decision. (Belki bu kararı yeniden düşünmeliyiz.)
Örnek: She is perhaps the most talented singer in the competition. (Belki de yarışmadaki en yetenekli şarkıcı o.)
Örnek: Perhaps you would like to join us for tea? (Belki bize çay içmeye katılmak istersiniz?)
Örnek: This is perhaps the most important chapter in the book. (Bu belki de kitaptaki en önemli bölüm.)
Örnek: Perhaps I was wrong about my first impression. (Belki ilk izlenimim konusunda yanılmışım.)
Örnek: We could perhaps meet next Tuesday instead. (Belki yerine gelecek salı buluşabiliriz.)
Örnek: Perhaps the most significant factor was the change in leadership. (Belki de en önemli faktör liderlik değişikliğiydi.)
Örnek: This approach is perhaps too simplistic for such a complex problem. (Bu yaklaşım belki de böylesine karmaşık bir problem için fazla basittir.)
“Probably”, “maybe” ve “perhaps” kelimelerinin farkları
Bu üç kelimenin anlamlarını ve kullanım alanlarını örneklerle öğrendik. Şimdi de toparlamak için aralarındaki farkları birkaç alt başlık ile tekrardan belirtebiliriz.
- Kesinlik seviyesi
👉“Probably” diyorsak, %70-80 civarı kesinlik vardır.
👉“Maybe” ve “perhaps” için kesinlik, %50 civarlarındadır.
- Resmiyet
👉“Probably” ne resmi ne de gayriresmidir. Yine de resmi yazılarda farklı kelimeler tercih edilebilir.
👉“Maybe” kelimesi çoğunlukla gayriresmi algılanır. Günlük konuşmalarda karşımıza çıkar.
👉“Perhaps”, bu üçlü arasındaki en resmi olanıdır. Çok kibar ve resmi bir ton sağlamak için kullanılabilir.
- Cümledeki konum
👉“Probably” genelde fiilden, isimden ya da sıfattan hemen önce gelir. “To be” ve diğer yardımcı fiillerden ise hemen sonra gelir. Çok yaygın olmasa da en sonda da bulunabilir. En başta pek görülmez.
👉“Maybe” ve “perhaps” başta da, ortada da, sonda da olabilir. Cümlenin en başında çok sık görülür.
Özet tablo
Tüm bu söylediklerimizi aşağıdaki özet tabloda düzenli bir şekilde tekrarlayalım:
| Kelime | Anlamı | Kesinlik | Resmiyet | Konum |
| Probably | muhtemelen | %70-80 | Orta | Fiilin/sıfatın/ismin hemen öncesi, “to be” ve diğer yardımcı fiillerin hemen sonrası |
| Maybe | belki | %50 civarı | Düşük | Cümlenin herhangi bir yeri, sıklıkla en başı |
| Perhaps | belki | %50 civarı | Yüksek | Cümlenin herhangi bir yeri, sıklıkla en başı |
Probably, maybe ve perhaps farkı: Test
Şimdi ise bu yazı boyunca öğrendiklerimizi pekiştirmek için kısa bir pekiştirme testi çözelim!
Novakid’le tanışın!
Probably, maybe ve perhaps gibi birbirine yakın kelimelerin farkını kavramanın en iyi yolu onları konuşurken kullanmak. Novakid’deki konuşma grupları derslerimizde çocuklar İngilizcenin her yönünü bu yöntemle deneyimliyor ve dili severek öğreniyor!
Bunun yanı sıra bireysel online İngilizce derslerimizden de eğlence eksik olmuyor. Çocuklar İngilizce becerilerini doğal bir şekilde geliştiriyorlar. Aşağıdaki videoda bunu nasıl yaptığımızı açıklıyoruz:
Siz de çocuğunuzun İngilizceyi can atarak öğrenmesi için ücretsiz deneme dersinizi alın ve Novakid ailesinin bir parçası olun!






