İngilizcede “belief” ve “believe” farkını ve kullanımlarını örnek cümlelerle açıklıyoruz!
- “Belief” ne demek, nasıl kullanılır?
- “Believe” ne demek, nasıl kullanılır?
- “Belief” ve “believe” farkları
- “Belief” ve “believe” farkı: Tablo
- Sıkça sorulan sorular
- İngilizcede “belief” ve “believe”: Test
- Novakid’le tanışın!
- “Belief” isimdir, “inanç” anlamına gelir ve sayılabilir; çoğulu “beliefs” şeklindedir.
- “Believe” fiildir, “inanmak” anlamına gelir ve zamanlara göre çekimlenebilir (believe, believed, believing).
- İki kelime yazılış ve okunuş olarak benzer olsa da birbirinin yerine kullanılamaz; görevleri farklıdır (isim vs. fiil).
- “Belief” düşünce veya değerleri, “believe” ise inanma eylemini ifade eder.
İngilizcede bazı kelimeler hem anlam, hem yazılış hem de okunuş bakımından birbirine çok benzediği için kafa karıştırıcı olabiliyorlar. “Belief” ve “believe” kelimeleri de buna gayet iyi bir örnek.
Bu iki kelime birbirine çok benzese de aralarında gayet net farklar var ve birinin yerine diğerini kullanmamız mümkün değil. Bu yazımızda örnek cümleler eşliğinde bu farkları hep birlikte öğrenelim; “belief” ve “believe” kelimeleri bir daha kafamızı karıştırmasın! Ayrıca benzer bir konu olan job ile work arasındaki fark yazımıza da göz atabilirsiniz. Haydi başlayalım!
“Belief” ne demek, nasıl kullanılır?
“Belief” kelimesi, İngilizcede “inanç” demektir. Bir kişinin doğru olduğunu düşündüğü şeylere ya da inanç sistemlerine karşılık gelir. Bu kelime, somut olmayan ama kişisel ya da kültürel olarak önemli olarak algılanabilen değerleri ifade eder.
Dilbilgisi açısından ele aldığımızda ise “belief” kelimesi, noun yani isim türündedir.
“Belief” çoğunlukla aşağıdaki yapılarla birlikte görülür:
✅ a belief in [something/someone]
✅ a belief that [something is X]
✅ personal/religious/political/cultural beliefs
✅ strong/deep belief
Örnek: She has a strong belief in education. (Eğitime güçlü bir inancı var.)
Örnek: His beliefs are different from mine. (Onun inançları benimkilerden farklı.)
Örnek: Many people hold the belief that honesty is the best policy. (Birçok insan dürüstlüğün en iyi yol olduğuna inanır.)
Örnek: Cultural beliefs can shape the way we live. (Kültürel inançlar yaşama şeklimizi etkileyebilir.)
Yukarıdaki cümlelerde de görebileceğimiz üzere “belief” kelimesinin İngilizcede çoğul hali “beliefs” şeklinde. En başta “f” ile biten bazı diğer kelimeleri düşünerek kelimeyi “believes” şeklinde çoğul yapabileceğimizi zannedebiliriz, ancak birazdan göreceğimiz üzere bu aslında büyük bir hata olur!
“Believe” ne demek, nasıl kullanılır?
“Believe” kelimesi İngilizcede “inanmak” anlamına gelen bir fiildir. Bir şeyin doğru olduğuna inanmak ya da bir kişiye güvenmek anlamında kullanılır. Bağlama göre bazen “bir şeyi doğru kabul etmek”, “ikna olmak” veya “emin olmak” gibi de Türkçeye çevrilebilir. Bir edat (preposition) olan “in” ile kullanıldığında “varlığına inanmak” şeklinde de çevrilebilir.
“Believe” fiili genellikle şu yapılarla birlikte kullanılır:
✅ believe (that) + cümle
✅ believe in + isim (bir şeye inanmak, güvenmek / bir şeyin varlığına inanmak)
✅ believe + kişi (birine inanmak)
Örnek: I believe you. (Sana inanıyorum.)
Örnek: Do you believe in ghosts? (Hayaletlere inanıyor musun?)
Örnek: She believes that hard work pays off. (Sıkı çalışmanın karşılığını verdiğine inanıyor.)
Örnek: We believe in giving every child a chance. (Her çocuğa bir şans vermeye inanıyoruz.)
Örnek: Some people still believe that the Earth is flat. (Bazı insanlar hâlâ dünyanın düz olduğuna inanıyor.)
Gördüğümüz üzere “believes” kelimesi en başta zannedilebileceği üzere “belief” kelimesinin çoğul hali değil, “believe” fiilinin üçüncü tekil kişide çekimlenmiş hali. Bunu anlamak, “belief” ve “believe” farkını kavramak için önemli.
“Belief” ve “believe” farkları
İngilizcede “belief” ne demek ve “believe” ne demek, yukarıda kısaca açıkladık. Yine de bu iki kelimeyi birbiriyle karıştırmadığımızdan emin olmak için doğrudan karşılaştırmalar yapmakta da fayda var.
O halde şimdi biraz dilbilgisine odaklanarak “belief” ve “believe” kelimelerinin arasındaki temel farkları ortaya koyalım:
- Görev farkı: fiil vs. isim
👉”Believe“: bir eylemdir, bir şeye inanmak veya birine güvenmek gibi anlamlara gelir. Bu bakımdan Türkçedeki “inanmak” fiili ile neredeyse aynı işlevi gösterir.
Örnek: I believe in love. (Aşka inanıyorum.)
Örnek: I’m telling the truth but she doesn’t believe me. (Gerçeği söylüyorum ama bana inanmıyor.)
Örnek: Do you believe that you will win this competition? (Bu yarışmayı kazanacağına inanıyor musun?)
👉”Belief“: bir şeyin doğru olduğuna dair duyulan inancı tanımlar, yani bir fikirdir.
Örnek: Her belief in love is beautiful. (Aşka olan inancı çok güzel.)
Örnek: There is a belief that the winner actually cheated. (Kazananın aslında hile yaptığına dair yaygın bir inanış var.)
Örnek: He won’t change his strong belief so easily. (Güçlü inancını bu kadar kolay değiştirmez.)
- Gramer farkı: yapılar ve ekler
👉”Believe“; geniş zaman, geçmiş zaman gibi zaman ekleriyle çekimlenebilir: believe / believed / believing…
Örnek: I believed him yesterday. (Dün ona inandım.)
Örnek: He waited for days, believing that the company would call him back. (Şirketin onu geri arayacağına inanarak günlerce bekledi.)
Örnek: That’s what you believe, but it might not be true. (Sen buna inanıyorsun, ama doğru olmayabilir.)
👉”Belief“, sayılabilir isim olduğu için çoğul yapılabilir: belief → beliefs
Örnek: Their political beliefs are very different. (Siyasi inançları çok farklı.)
Örnek: I think that the media is actively trying to influence our beliefs. (Medyanın aktif şekilde inançlarımızı etkilemeye çalıştığını düşünüyorum.)
Örnek: You have to respect people’s cultural beliefs no matter how strange they may appear. (Ne kadar tuhaf görünseler de insanların kültürel inançlarına saygı duymalısın.)
“Belief” ve “believe” farkı: Tablo
“Belief” ve “believe” farkını gösteren bir tabloyla konuyu tekrardan özetleyelim. Böylece bu iki kelimenin kullanım alanları aklımızda daha iyi yer edecektir.
Believe | Belief | |
Türü | Fiil (verb) | İsim (noun) |
Anlamı | İnanmak | İnanç |
Kullanım | Eylem anlatır | Soyut kavram anlatır |
Örnek cümle | I believe in you. | My belief in you is strong. |
Zaman eki alır mı? | Evet | Hayır |
Çoğul olabilir mi? | Hayır | Evet (beliefs) |
Sıkça sorulan sorular
Şimdi ise “belief” ve “believe” farkı hakkında sıkça sorulan sorulardan bazılarını cevaplayalım:
Belief kelimesinin çoğulu nedir?
“İnanç” anlamına gelen “belief” kelimesinin çoğulu, “beliefs” şeklindedir. Bu kelimeyi “believes” şeklinde yapmak olası bir hatadır, fakat “believes” kelimesi “(o) inanır” anlamına gelir.
“Believe in” ve “believe” arasındaki fark nedir?
İki kelime de temelde “inanmak” anlamına gelirken “believe” birinin dediklerinin doğruluğuna inanmak, “believe in” ise birine güvenmek anlamına gelebilir. “Believe in” aynı zamanda bir şeyin varlığına inanmak anlamına da gelirken tek başına “believe” için bu geçerli değildir.
Belief ve opinion aynı şey mi?
“Belief” ve “opinion” bazen yakın anlamlı kelimeler olarak algılansa da aralarında farklar vardır. “Belief“, çoğu zaman kişisel ya da kültürel olarak derin anlamlar taşıyan inançları ifade eder. “Opinion” ise daha günlük ve geçici fikirleri tanımlar.
İngilizcede “belief” ve “believe”: Test
Son olarak öğrendiklerimizi pekiştirmek için “belief” ve “believe” farkı üzerine bir bilgi testi çözelim:
Novakid’le tanışın!
İngilizcede bazı konular en başta kafa karıştırıcı gelse de etkili bir eğitimle tüm detayları öğrenmek mümkün. Novakid’in online İngilizce derslerinde İngilizceyi yaşayarak öğrenmek, çocuklar için bunun en iyi yolu.
Aşağıdaki videoyu izleyerek eğlence ve konuşma dolu derslerimizin işleyişi hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz:
Çocuğunuzun İngilizceyi en doğal haliyle öğrenmesi için siz de hemen aramıza katılın!